TEHECCÜD NAMAZI VE ÖNEMİ

Sergerdan

Well-known member
Teheccüt namazı, yatsı namazından sonra geceleyin kılınır. Bir süre uyuduktan sonra kalkılarak kılındığı için teheccüd denmiştir. Yorgunluk sebebiyle gece kalkamayacağından korkan kimsenin uykudan önce kılması da mümkündür. İki, dört veya sekiz rekât olarak kılınabilir. Çok faziletlidir ve ümmete sünnettir. Cenâb-ı Hak Peygamber Efendimiz’e (asm) bu namazı şu âyetle emretmiştir: “Ey Resûlüm. Gece vakti de uyanıp, sadece sana mahsus fazladan bir ibadet olarak teheccüd namazını kıl. Umulur ki Rabbin seni övülmüş bir makam olan en büyük şefaat makamına çıkarır.”1

Teheccüt namazına, “Niyet ettim Allah rızası için teheccüt namazını kılmaya” diye niyet edilir.

Eğer gece teheccüt namazına kalkacak isek vitir namazını geciktirip teheccüdün ardından gecenin son namazı olarak kılmamız daha faziletlidir. Vitir namazı gecenin son namazı olarak teşrî kılınmıştır. Gece kalkmak konusunda problem yaşayanlar için bu namaz gene yatmadan önceki son namaz olmalıdır. Yani teheccüdü bu namazdan önce kılmalıdır. Teheccüt ve vitir namazları geceye bırakıldığı zaman, namaz tesbihatını yatsı namazından sonra yapmak gerekir. Vitir namazından sonra ayrıca muhtelif duâlar ve virdler yapılabilir.

Teheccüt namazı, gece boyunca fecrin doğuşuna kadar kılınabilir. Peki, fecir doğduğunda hâlâ kılınmamışsa?

Hazret-i Âişe (ra) diyor ki: “Resûlullah Efendimiz (asm) ağrı, sızı veya başka bir sebeple gece namazını kılamadığında, gündüzün on iki rekât kılardı.”2

Bir diğer rivayet de Hazret-i Ömer’den (ra): Resûlullah Efendimiz (asm) buyurdu ki: “Kim devam ettiği gece ibadetini veya virdini yapmadan uyuya kalırsa, onu sabah namazı ile öğle namazı arasında ifa ettiğinde, geceleyin ifa etmişçesine sevap yazılır.”3

Hazır söz geceden açılmışken, geceleyin dileklerin kabul edildiği bir saatle ilgili bir hadîsi de buraya almadan geçmeyelim. Cabir (ra) rivayet etmiştir ki: Allah Resulü (asm) şöyle buyurmuştur: “Gecede bir saat vardır ki, bir Müslüman o saate rastlar da Cenâb-ı Allah’tan dünya ve âhiret işinden bir hayır isterse, Allah o kimsenin dileğini muhakkak verir. Bu her gece böyledir.”4

Hem kışı, hem kabri, hem berzah âlemini hatırlatan gece vaktinin, ruhumuzun Cenâb-ı Hakk’ın rahmetine ne derece muhtaç olduğuna bir ihtar ve uyarı hükmünde bulunduğunu beyan eden Bedîüzzaman Hazretleri, geceleyin kılınan teheccüt namazının da, kabir gecesi ve berzah karanlığı gibi en muhtaç olduğumuz bir zamanda, en lüzumlu ve en vazgeçilmez bir ışık olduğunu kaydeder.5

Hiç şüphesiz her sabah da, haşir sabahını hatırlatır. Evet, Bediüzzaman Hazretlerinin ifadesiyle şu gecenin sabahı ve şu kışın baharı ne kadar mâkul, lâzım ve kat’î ise; haşrin sabahı da, berzahın baharı da o kat’iyettedir!

Cenâb-ı Hak, gecesini ebedî olarak aydınlattığı kulları zümresine cümlemizi ilhak eylesin! Âmin!



Dipnotlar:

1- İsra Sûresi: 79.

2- R. Sâlihîn, 1178.

3- R. Sâlihîn, 1179.

4- R. Sâlihîn, 1175.

5- Sözler, s. 46.

SÜLEYMAN KÖSMENE
 

Katregül

Member
Teheccüd, şeytanın düğümlerini çözer

Hz. Ebu Hureyre’nin rivayet ettiği bir hadis-i şerifte Hz. Peygamber (a.s.m.) şöyle buyurmaktadır:
– Sizin biriniz gece uyuyunca şeytan onun ense köküne üç düğüm atar.

Her düğüm atışında, “Önünde upuzun bir gece vardır, rahat uyu!” der.

O kimse uyanıp Allah’ı zikrederse, bir düğüm çözülür.

Abdest alırsa bir düğüm daha çözülür.

Namaz da kılarsa şeytanın attığı bütün düğümler çözülür.

Artık o teheccüd sahibi, kötü düğümleri çözülmüş, dinç ve neşe içinde sabaha çıkar.

Fakat kalkıp zikretmez ve abdest alıp namaz kılmazsa, gönlü kirli, tembel bir şekilde sabahlar...
 

Livza

Well-known member
Kalbin gece uyanişi: Teheccüd

Kapı çalınıyor.


Gecenin yarısı... Kim olabilir?


Hz. Ali r.a. ile Hz. Fatıma r.a.'yı bu geç vakitte uyandıran kim?
Bir şey mi oldu? Önemli bir haber mi var? Herkesin uykuda olduğu şu vakitte kapı neden çalınıyor?


İkisi birden uyanıyor. Bakıyorlar, kapıyı çalanın Rasul-i Ekrem s.a.v. olduğunu anlıyorlar. Gelen O... Alemlerin övüncü, Allah'ın son elçisi. Gece ibadetine kalkmaları için geldiğini biliyorlar.


Efendimiz s.a.v. onları uyandırdıktan sonra kendi evine dönüyor. Namaza duruyor, Aişe r.a. Validemiz'in her zaman güzelliğinden ve uzunluğundan sitayişle bahsettiği teheccüd namazına. (Buharî, Teheccüd 16)


Namaz uzun sürüyor. Efendimiz s.a.v. selam verip namazından ayrıldıktan sonra, tekrar Hz. Ali r.a. ile Hz. Fatıma r.a.'nın evine gidiyor. Onları uyandırmıştı, ama kalktıklarına dair bir emare göremedi. Tekrar uyandırmaya gidiyor ve bu sefer sesleniyor:


- Kalkın. İkiniz de Namaz kılın!


İkisi de uyanıyor. Hz. Ali r.a. gözlerini ovalıyor. Uykulu halde belki de iyice düşünmeden ağzından bir söz çıkıyor:


- Vallahi Allah'ın bize farz kıldığından başka namaz kılamayız. Canlarımız Allah Tealâ'nın elindedir. Bizi uyandırmayı dilerse, uyandırır.
Rasul-i Ekrem s.a.v. hemen geri dönüyor, bir taraftan da Allah'ın bize farz kıldığından başka namaz kılamayız sözünü iki kere tekrar ediyor ve şu ayeti okuyor:


Zaten insan tartışmaya pek düşkündür.(Kehf, 54) (Buharî, Teheccüd 5)

Uykusunu bölen o bahtiyar kullar


Uykunun en tatlı yerinde uyanmak, abdest alıp namaza durmak çok özel, çok güzel bir şey Ama kolay değil. Buna teheccüd denir. Efendimiz s.a.v. biricik kızını ve çocukluğundan beri yanından ayırmadığı damadı Hz. Ali r.a.'ı teheccüde kaldırıyor. Farzlardan sonra Allah'a en sevimli olan namaza çağırıyor. (Müslim, Sıyam 202)


Yüce Mevlâ, gecenin bir kısmında namaza kalkmasını Rasulullah s.a.v. Efendimiz'e zaten emretmişti:


Gecenin bir kısmında da uyanıp kalk ve sana mahsus olmak üzere nafile namaz kıl; ola ki bu sayede Rabbin seni övgüye değer bir makama ulaştırır. (İsra, 79)


Efendimiz s.a.v. de her gece kalkar, Rabbi'nin emrine uyarak namaz kılar, secdelere kapanır ve uzun uzun O'na yalvarırdı. Secdede iken yaptığı dualardan biri şöyleydi:


- Allahım! Sadece sana secde ettim. Yalnız sana iman ettim. Sana teslim oldum. Benim yüzüm, kendini yaratıp ona şekil veren, kulağını ve gözünü var eden Rabbi'ne secde etti. Ahsenu'l-hâlikîn olan Allah çok yücedir.(Müslim, Müsafirîn 201)


Alemlerin Rabbi, Rasulü'nün sünnetine uyarak geceleyin kalkıp namaz kılan, dua edip ibadetle meşgul olan, yalvarıp yakaran kullarını da kitabında şöyle anlatıyor:


Korkuyla ve ümitle Rablerine yalvarıp dua ettikleri için bedenleri yataklardan uzak kalır ve kendilerine verdiğimiz rızıktan Allah yolunda harcarlar. Yaptıklarına karşılık olarak onlar için kendilerini mutlu edecek ne güzel nimetlerin hazırlanıp saklandığını hiç kimse bilemez. (Secde, 16-17)


Takva sahibi olan kullar, Rablerinin kendilerine verdiğini alarak cennetlerde ve pınar başlarında bulunacaklar. Onlar bundan önce dünyada güzel davrananlardı. Geceleri pek az uyurlar, seher vakitlerinde de bağışlanma dilerlerdi. Mallarında, muhtaç ve yoksullar için bir hak vardı. (Zariyat, 15-18)



Gece uykudan uyanıp namaz kılmak, müekked sünnetlerin en başında yer alır. Mümine kazandırdığı çoktur. Bunun için teheccüd ibadetine engel olmak isteyen şeytanın ilginç hileleri vardır. Sabahtan hayata yorgun başladığından şikayet edenler, teheccüd ibadetinde bir şifa bulacaklardır. Rasul-i Ekrem s.a.v. şöyle buyurmaktadır:



Biriniz uyuduğu zaman şeytan onun ense köküne üç düğüm atar. Her bir düğümü attığı yere, gecen uzun olsun, yat, uyu' diye eliyle vurur. Şayet o kimse uyanarak Allah'ı anarsa, düğümlerden biri çözülür. Abdest alırsa, bir düğüm daha çözülür. Bir de namaz kılarsa, şeytanın attığı bütün düğümler çözülür ve böylece neşeli ve huzurlu bir şekilde sabahlar. Allah'ı anmaz, abdest alıp namaz kılmazsa, uyuşuk ve tembel bir şekilde sabahlar. (Buharî, Teheccüd, 12; Müslim, Müsafirîn, 207)



Ne zaman, ne şekilde?

Rasululah s.a.v. Efendimiz, yatsı namazını kıldıktan sonra vitir namazını kılmadan evine dönerdi. Bir miktar uyuduktan sonra gecenin ilerleyen vakitlerinde kalkar teheccüd namazını kılardı. Teheccüd namazından sonra biraz dinlenip vitri eda ederdi. Teheccüd namazını, ikişer ikişer veya dörder dörder sekiz rekat kılar, arkasından vitre geçerdi. (Buharî, Teheccüd 16; Müslim, Müsafirîn 125)


Efendimiz s.a.v. Sahabe-i Kiram'ı teheccüd ibadetine şöyle teşvik ederdi:
Bir kişi eşini geceleyin uykusundan uyandırıp birlikte namaz kıldıklarında, Allah'ı zikreden erkekler ve kadınlar arasına yazılırlar.
Ve...


Ey insanlar! Selamı yayınız, yemek yediriniz, insanlar uyurken geceleyin namaz kılınız. Böyle yaparsanız selametle cennete girersiniz. (Tirmizi, Et'ime, 45)


Selametle cennete girenlerin arasında yer alma ümidi ve duasıyla...



alıntıdır....
 
Üst