Altıgen kar tanecikleri kışın evlerin çatılarını kaplar ve uzun süre orada kalır. Kışların çok soğuk ve uzun geçtiği yerlerde bu olay daha çok yaşanır. Ama çok kar yağar ve çatıda çok kar birikirse, çatı bu ağırlığı taşıyamaya bilir. Bu nedenle, evlerimizin çatısı yapılırken, çatıda birikebilecek karın, ağırlığının ne kadar olabileceği hesaplanır. Evlerimizin çatıları gibi büyüklerin çalıştıkları iş yerlerinin çatıları ve köprüler yapılırken de karın ağırlığının ne kadar olabileceği hesaplanır.
Peki arkadaşlar bir tek evlerimizin üzerine mi kar yağar? Elbette, hayır. Sokaktaki her şeyin üzerine kar yağar. Ama çam ağaçlarının, ev yapan büyükleriniz gibi karın ağılığını hesaplamaları gerekmez. Çünkü çam ağaçları koni şeklindedir. Yani, alttan üstte doğru incelen bir şekilleri vardır, ters dönmüş dondurma külahı gibi. Ağacın bu şekli yukarıdan aşağı doğru bir eğim oluşturur. Böylece, üzerine düşen kar kolaylıkla yere dökülür ve ağacın ü-zerinde aşırı miktarda kar toplanmaz. Bu ise, ağacın dallarının kırılması önler.
İşte, çatılarımızı yapan büyüklerde çamların bu şeklini örnek almışlardır. Çatılar, aynı çamlar gibi yukarıdan aşağı doğru bir eğimle yapılır.
Özellikle, kışın çok kar yağan İsveç, Danimarka, Norveç gibi ülkelerde evlerin çatısı çamlar gibi koni biçimindedir.
Belirttiğimiz gibi, insanlar evleri yaparken karın ağırlığından korunmak için uzun hesaplar yaparlar. Çam ve benzeri ağaçların ise beyinleri yoktur. Hesap yapamazlar. Ama şekilleri karın ağırlığından korunmaya uygundur. Çünkü Allah, onları bu şekilleriyle yaratmıştır.
Sonuç olarak her canlı gibi ağaçları da kusursuz bir şekilde yaratan Rabbimizdir. Bu gerçeği Allah Kuran’da şöyle bildirir:
“O Allah ki, yaratandır, (en güzel bir biçimde) kusursuzca var edendir, 'şekil ve suret' verendir. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde olanların tümü O'nu tesbih etmektedir. O, Aziz, Hakimdir.”
(Haşr Suresi, 24)
Her zaman O'nu anıp, şükretmemiz gerekir