Hasenat ya kalb ile olur veya kalıb ve beden ile olur veyahut mal ile olur.

  • Konbuyu başlatan hatve
  • Başlangıç tarihi
H

hatve

Misafir
اَلَّذِينَ يُؤْمِنُونَ بِالْغَيْبِ : Bu cümlenin evvelki cümle ile nazmını îcab ettiren münasebet vecihleri ise:
Bu cümle, mü'minleri medheder,
evvelki cümle de Kur'anı medheder. Şu her iki medh arasında bir insibab (dökülmek) vardır ki; o onu ister, o onu ister. Çünkü ikinci medih, birinci medhin neticesidir ve birinci medhe bir bürhan-ı innîdir ve hidayetin semeresi ve şahididir. Ve aynı zamanda hidayete bir yardımcı vazifesi görüyor. Çünkü mü'minleri medhetmekte imana gelmek için bir teşvik vardır. Teşvik ise, bir nevi' hidayettir.

اَلَّذِينَ ile مُتَّقِينَ arasındaki münasebete gelince: Bunların biri tahliye تَخْلِيَه, diğeri tahliye تَحْلِيَه dir. Tahliye تَخْلِيَه tathir etmek ve temizlemektir. Tahliye تَحْلِيَه ise, tezyin etmek ve süslendirmek mânasınadır. Bunlar birbiriyle arkadaş olup burada olduğu gibi, daima birbirini takib ediyorlar.
Onun için kalb, takva ile seyyiattan temizlenir temizlenmez hemen onun ardında iman ile tezyin edilmiş ve süslendirilmiştir.
Kur'an-ı Kerim, tahliye-i seyyiatı üç mertebesiyle zikretmiştir.
Birincisi, şirki terk;
ikincisi, maâsiyi terk;
üçüncüsü, mâsivâullahı terk etmektir.
Tahliye تَحْلِيَه ise, hasenat ile olur.
Hasenat da, ya kalb ile olur veya kalıb ve beden ile olur veyahut mal ile olur.
A'mal-i kalbînin şemsi, îmandır.
A'mal-i bedeniyenin fihristesi, namazdır.
A'mal-i maliyenin kutbu, zekattır

işaret-ül i'caz dan
 
Üst