İngilizce Şiirler - Türkçe Tercümeli

LİTTLE CHİLD
KÜÇÜK ÇOCUK

With pearls in his eyes and pain in his heart
Gözlerinde inci, yüreğinde sancı

The little child is crying being lost in darkness
Karanlıkta kaybolmuş ağlıyor küçük çocuk

You mightn’t have a house or parents
Belki evin yokmuş senin, anan-baban yokmuş senin

You mightn’t have anybody, you might have been scorned
Kimselerin yokmuş senin, belki seni hor görmüşler

Whatever happens and happens
Ne olursa olsun, olsun, ne olursa olsun

The time and the days will pass
Zaman akıp gidecek, günler gelip geçecek

One day might come and you might be consoled little child.
Belki bir gün gelecek teselliyi bulacaksın küçük çocuk.

X X X

With pearls in his eyes and pain in his heart
Gözlerinde inci, yüreğinde sancı

The little child is crying being lost in darkness
Karanlıkta kaybolmuş ağlıyor küçük çocuk

You’d had various troubles making you get lost
Türlü türlü derdin varmış, dertler seni senden çalmış

Strangers had taken the little money you deserve
Hakkın olan üç kuruşu o yabancı eller almış

Whatever happens and happens
Ne olursa olsun, olsun, ne olursa olsun

The time and the days will pass
Zaman akıp gidecek, günler gelip geçecek

One day might come and you might be consoled little child.
Belki bir gün gelecek teselliyi bulacaksın küçük çocuk.





A STREET MAN
BİR SOKAK ADAMI

Many years ago an afternoon
Bundan yıllar önce bir akşamüstü

Tired of the arc on the way home
Yorgun, argın eve dönerken

I see him as she passed
Yanından geçerken gördüm onu

Drawn in a dark corner
Çekilmiş bir köşeye karanlıklarda

Bread in his hand, was eating bread
Elinde ekmeği, ekmek yiyordu

By bread additives to tears
Gözyaşlarını ekmeğine katık ederek

Sobbing, crying
Hıçkıra hıçkıra ağlıyordu

I saw a poor, poor me too
Bir fakir gördüm, benden de fakir

I saw a poor, poor me too.
Bir yoksul gördüm, benden de yoksul.

XXX

In a world where man's man crush
İnsanın insanı ezdiği bir dünyada

It was not easy for him to live
Yaşamak onun için kolay değildi

There was no house, no money had
Ne evi vardı, ne parası vardı

What were safe, what car
Ne kasası vardı, ne arabası

The streets of his home, loneliness, his friendly
Sokaklar onun evi, yalnızlık onun dostu

Years ago, it was an abandoned street children
Yıllar önce terkedilmiş bir sokak çocuğuydu

What has changed in the years after the man was a street.
Yıllar sonra ne değişti bir sokak adamı oldu.






THE OLD MAN’S TEARS
YAŞLI ADAMIN GÖZYAŞLARI

Once upon a time I had watched a play somewhere
Yıllar önce bir yerlerde bir oyun seyretmiştim

There was a curled old man in that play
Bu oyunda iki büklüm yaşlı bir adam vardı

Wearing ragged clothes
Yırtık pırtık elbise vardı üstünde

Having meaningless glance in his eyes
Anlamsız bakışlar vardı gözünde

Being too old, having no energy left, and being deserted,
Yaşı geçmiş, işi bitmiş, terkedilmiş

Left alone, having lived nothing
Yalnız kalmış, yaşamamış ihtiyarın

X X X

His tears had neither stopped nor finished
Yaşlı adamın gözyaşları durup dinmek bilmezdi

He had so much trouble that hadn’t ever finished
Dertler ne kadar fazla bitip tükenmek bilmezdi

Breathing was his profit, living was his only ambition
Nefes almak kazancıydı, yaşamak tek amacıydı

Having played the greatest tragedy in the world
Perdesi olmayan bu hayat sahnesinde

On the life stage without curtains
Dünyanın en acıklı oyununu oynadı

He had passed on, do you have a clue?
Göçtü gitti aramızdan, haberin var mı?

END

SON
 
[h=2]
NOW WİTH TREMBLİNG HANDS

The nights are cold and quiet
I was alone and without
The ordeal of attracting ends
Life was uninhabitable.

Happy days that we're together
Now I remember one at a time
Color of her eyes, wet lips
Overflowing with love gaze.

I would not smile because of missing
Happiness was read from the eyes
You were so very cheerful, so many were sweet
Cheerful state where they are now, where are you?

Longed to memories, to love, to be loved
While it is possible that you would not if I
With pain, grief alone would together with
Volunteers would be miserable moaning.

Now with trembling hands, old eyes
You'll come a day I wait for you.


ŞU TİTREYEN ELLERLE

Gece soğuk ve sessiz
Ben yalnız ve sensiz
Çile çekmekle bitmez
Hayat yaşanmaz oldu.

Birlikte olduğumuz o mesut günleri
Şimdi birer birer hatırlıyorum
Gözlerinin rengini, ıslak dudaklarını
Sevgim ile dolup taşan bakışlarını.

Tebessüm eksik olmazdı yüzünden
Mutluluk okunurdu gözlerinden
O kadar çok neşeliydin, o kadar çok tatlıydın
Neşeli halin nerede şimdi, sen neredesin?

Hasret kaldım anılara, sevmeye, sevilmeye
Mümkün olsa seninle olsam böyle olmazdım
Acılarla, kederlerle beraber yalnız kalmazdım
Gönül inleyerek perişan olur.

Şu titreyen ellerle, yaşlı gözlerle
Geleceksin diye bir gün seni beklerim.




XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX




YOU MİGHT FİND

Years passed, the annual jensen
Hopes of a heart
If you lost your beautiful
If the value for you
Do not be afraid to call
You might find.

One day overtakes the language stranded
Even goes down day by day
Smelling breath sounds
Heard them with love
Open your ears, listen to your
Maybe you can hear.

Current land homes
Flowering gardens
Motherless, fatherless night
Children lying on the street
Watch
You see, maybe.

Past life's burning
A look back at the past from the
Get tired from crying
If you're stuck with destiny
Whether a time
Maybe you laugh.


BULURSUN BELKİ

Yıllansan da geçse yıllar
Kalbini bir umut bağlar
Kaybettiğin güzel ise
Senin için değerliyse
Aramaktan korkma
Bulursun belki.

Bir gün gelse düşsen dile
Günden güne çöksen bile
Nefesi kokan sesleri
Duy onları sevgi ile
Aç kulağını dinle,
Duyarsın belki.

Şu toprak evleri
Çiçeksiz bahçeleri
Anasız, babasız geceleri
Sokakta yatan çocukları
Seyret
Görürsün belki.

Geçen ömre yanmaktan
Maziye dönüp bakmaktan
Yorulup ağlamaktan
Kaderle uğraşmaktan bıkarsan
Bir defa olsun
Gülersin belki.




XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX




ARE YOU ONLY ONE REMAINING

Life does not look at the eye of a certain age would
They covet to wear
In the evening trying to console himself
As unpopular with the ordeal undrawn friends
If you're alone, if left alone
Are you staying alone in this huge world
Do you think a left alone.

This particular religion would not be longing for a headache
Can part of the heart
For anyone who did not like that wants to be loved
As crazy in love in the most painful days
If you are hankering be, if you want to attain
Are you in the world that big a wistful
Do you think a wistful.

You never know when it fade to blossom
To run away from holding
Numerous prospects of the self, there was
But poor patient history as a strange life
If you can not laugh you laugh, you do not know
Are you not laugh in that big world
It's a cry that you can not laugh.


BİR SEN MİSİN YALNIZ KALAN

Hayat bu belli olmaz bakmaz gözünün yaşına
Göz dikerler aşına
Akşamlarda kendini avutmaya çalışırken
Çekilmemiş çilelerle sevilmeyen dostlar gibi
Sen de yalnız kaldıysan, yapayalnız kaldıysan
Şu kocaman dünyada bir sen misin yalnız kalan
Sanki bir sen misin yalnız kalan.

Özlem bu belli olmaz dinmez başının ağrısı
Can yüreğin parçası
Sevilmeyi arzulayıp kimseleri sevmemişken
En acılı günlerinde aşık olup mecnun gibi
Sen de hasret çektiysen, kavuşmak istediysen
Şu kocaman dünyada bir sen misin hasret çeken
Sanki bir sen misin hasret çeken.

Zaman bu belli olmaz solmaz çiçek açmadan
Tut yanından kaçmadan
Sayısız umutları benliğinde var etmişken
Ömrü sabretmekle geçmiş bir garip yoksul gibi
Sen de gülemediysen, gülmeyi bilmiyorsan
Şu kocaman dünyada bir sen misin gülemeyen
Sanki bir sen misin ağlayıp da gülemeyen.



XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX



WHETHER WHAT A BEAUTIFUL GIRL

Gold ring on her finger
Bracelets on the arms
Fifteen're loved in
You're newly opened rose.

I did not saw the shot
I fell in love
I came to you, I loved you
I offer you my love.

Months, how beautiful you are
How beautiful girl
You know I love
Why do not you come with me.

What are you waiting until youd
Sit on my side
Let's talk about you
Let us explain our love for each other.

I love my spoiled
Or that you love!
Palace thin waist
I am beloved of the event.


KIZ NE KADAR GÜZELSİN

Parmağında altın yüzük
Kollarında bilezik
On beşinde sevilirsin
Yeni açmış gül gibisin.

Görür görmez vuruldum
Sana aşık oldum
Sana geldim, seni sevdim
Sana sundum aşkımı.

Ay ne kadar güzelsin
Kız ne kadar güzelsin
Sevdiğimi bilirsin
Niye yanıma gelmezsin.

Ne duruyorsun koşsana
Otur yanı başıma
Konuşalım seninle
Anlatalım sevgimizi birbirimize.

Benim nazlı sevdiğim
Yoksa senin sevdiğin
Sarayım ince belin
Ben olayım sevgilin.



XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX



Green eyes, yellow hair
Search hearts, find semi-
If I fall in love with a fairy that
As I said, come escapes me.

Gözler yeşil, saçlar sarı
Gönül arar, bulur yari
Aşık olsam o bir peri
Gel dedikçe kaçar benden.


XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX


When I called, I scan the love I found in hair
Their hair fills my eyes
Seeing someone else
If you want to see someone else who is.

Aradım, taradığım saçlarında buldum aşkı
Gözlerime dola saçlarını
Başkasını görmeden
Sanki senden başkasını görmek isteyen kim.


XXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXXX


're Wearing daisy in their hair
How do you navigate the swing
You're even prettier than Aphrodite
I Saturation my eyes to the beauty.

Saçlarına papatya takarsın
Nasıl da salınarak gezersin
Sen Afrodit'ten bile güzelsin
Doymadım gözlerim güzelliğine.



xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx




OF LOVE HAS COME TO AN END

A dagger in my heart
I'm wandering
In my opinion, apocalyptic
I'm daydreaming.

Dark streets
Deprived me now
Loneliness in my arms
I and helpless without you.

Yellowed leaves
Discharged in glass
Out in hope
I and doomed without me.

Separation was starved
Booking of regret
Love of flowers was left
I loveless and unloved.

It just took years
Interjected roads
Of love has come to an end
I'm unhappy and uneasy.



BİR GÜN BİTERMİŞ AŞKLAR

Yüreğimde bir hançer
Dolaşıp duruyorum
Düşüncemde bir mahşer
Hayaller kuruyorum.

Karanlık sokaklarda
Yoksun artık yanımda
Yalnızlık kollarımda
Ben sensiz ve çaresiz.

Sararmış yapraklarda
Boşalmış kadehlerde
Tükenmiş umutlarda
Ben bensiz ve kadersiz.

Ayrılık hasret kaldı
Ayırdı pişman oldu
Sevda çiçeği soldu
Ben aşksız ve sevgisiz.

Aldı götürdü yıllar
Araya girdi yollar
Bir gün bitermiş aşklar
Ben mutsuz ve huzursuz.


Serdar Yıldırım


[/h]
 
Üst