Hadis Sohbetleri 4: Salavat ve Hikmeti

Muvahhid1

Well-known member
“Bana ve Ehl-i Beyt’ime salavat getirmek, nifakı (iki yüzlülüğü) giderir.”

“Kıyamet günü insanların bana en yakını, bana en çok salavat getirendir.”

“Kim namazda bana ve Ehl-i Beyt’ime salavat getirmezse, namazı kabul olmaz.”

“Kim bana bir defa salavat getirirse, Allah (c.c) onun üzerine bir afiyet kapısı açar.”

“Kim bana bir defa salavat getirirse Allah Teala ona on defa salavat getirir; kim bana on defa salavat getirirse, Allah Teala ona yüz defa salavat getirir; kim de yüz defa salavat getirirse Allah Teala ona bin defa salavat getirir; kim bana bin defa salavat getirirse Allah Teala onu kesinlikle ateşte azap etmez.”

“Salavat getirdiğinizde sesinizi yükseltin. Çünkü yüksek sesle salavat getirmek, nifakı yok eder.”

“Ya Ali! Sana bir müjde vereyim mi?” diye buyurdu. Ali (a.s): “Evet, buyurun” demesi üzerine Resulullah (s.a.a) şöyle buyurdu: “Cebrail bana haber vedi ki, ümmetimden bir kişi bana salavat getirirse, gökyüzü kapıları onun üzerine açılır, melekler yetmiş defa ona salavat getirirler… ve ağaçtan yaprakların döküldüğü gibi günahları dökülür…”

“Muhammed ve Ehl-i Beyt’ine salavat getirmedikçe gökten duanın icabete erişmesi engellenir.”

İmam Cafer Sadık’tan (a.s) şöyle nakledilmiştir:

“Kıyamet gününde Muhammed ve âl-i Muhammed’e salavat getirmekten daha üstün bir amel yoktur.”

“Fitre zekatı, orucun; Hz. Peygamber ve Ehl-i Beytine salat ise namazın tam olmasına sebep olur.”

“Kim yüz defa Allah’ım! Muhammed ve âl-i Muhammed’e salavat getir derse, yüz haceti, otuzu dünya haceti olmak üzere kabul olur.”

İmam Cafer Sadık’a (a.s) bir demet çiçek getirdiklerinde onu aldı, kokladı ve gözlerinin üzerine koyup şöyle buyurdu: “Kim bir çiçek alır onu koklar, gözlerinin üzerine koyar ve sonra: “Allah’ım Muhammed ve Âl-i Muhammed’e salavat getir” derse, çiçeği yere bırakmadan günahları bağışlanır.”

İmam Rıza (a.s) da şöyle buyurmuştur: “Günahlarının kefaretine gücü yetmeyen kimse, Muhammed ve âl-i Muhammed’e çok salavat getirsin. Çünkü salavat günahları yok eder.”
 

Muvahhid1

Well-known member
Teravih namazının her dört rek'atı aarasında getirilen salavat-ı şerife veya başka zikir hakkında bir şey varid olmamıştır.Peygamberin ve Hulefa-yı Raşidin zamanında böyle bir şey yoktur. Ancak teravih namazı çok uzatıldığı için her dört rek'at arasında istirahat ediliyordu. Bununla beraber söz konusu olan salavat ile zikri, teravih'in sünneti saymaksızın söylemek her zamanda olduğu gibi sünnettir.Alıntı
 

Huseyni

Müdavim
İşte, ey insan! Bu rahmeti bulan, ebedî, tükenmez bir hazine-i nur buluyor. O hazineyi bulmasının çaresi, rahmetin en parlak bir misali ve mümessili ve o rahmetin en beliğ bir lisanı ve dellâlı olan ve Rahmeten li’l-Âlemîn ünvanıyla Kur’ân’da tesmiye edilen Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın sünnetidir ve tebaiyetidir. Ve bu Rahmeten li’l-Âlemîn olan rahmet-i mücessemeye vesile ise, salâvattır.

Evet, salâvatın mânâsı rahmettir. Ve o zîhayat mücessem rahmete rahmet duası olan salâvat ise, o Rahmeten li’l-Âlemînin vüsulüne vesiledir.1Öyle ise, sen salâvatı kendine, o Rahmeten li’l-Âlemîne vesile yap ve o zâtı da rahmet-i Rahmân’a vesile ittihaz et. Umum ümmetin, Rahmeten li’l-Âlemîn olan Aleyhissalâtü Vesselâm hakkında, hadsiz bir kesretle, rahmet mânâsıyla salâvat getirmeleri, rahmet ne kadar kıymettar bir hediye-i İlâhiye ve ne kadar geniş bir dairesi olduğunu parlak bir surette ispat eder.

Elhasıl: Hazine-i rahmetin en kıymettar pırlantası ve kapıcısı zât-ı Ahmediye Aleyhissalâtü Vesselâm olduğu gibi, en birinci anahtarı dahi Bismillâhirrahmânirrahîm’dir. Ve en kolay bir anahtarı da salâvattır.

اَللّٰهُمَّ بِحَقِّ اَسْرَارِ « بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ » صَلِّ وَسَلَّمْ عَلٰى مَنْ اَرْسَلْتَهُ رَحْمَةً لِلْعَالَمِينَ كَمَا يَلِيقُ بِرَحْمَتِكَ وَبِحُرْمَتِهِ وَعَلٰۤى اٰلِهِ وَاَصْحَابِهِ اَجْمَعِينَ وَارْحَمْناَ رَحْمَةً تُغْنِيناَ بِهَا عَنْ رَحْمَةِ مَنْ سِوَاكَ مِنْ خَلْقِكَ اٰمِينَ2

1 : Peygamber Efendimiz’e (a.s.m.) salât ü selâm getirmenin faziletine dair bk. Ahzâb Sûresi, 33:56
2 : Allahım! “Bismillâhirrahmânirrahîm”in hakkı için, âlemlere rahmet olarak gönderdiğin zâta ve bütün âl ve ashabına, Senin rahmetine ve onun hürmetine yaraşır bir şekilde salât ve selâm et. Bize de, Senden gayrı, Senin mahlûkatından hiç kimsenin merhametine muhtaç olmayacağımız bir rahmet ile merhamet et.

Amin.
 

Ukbaa

Well-known member
Bir soruda benden ;

Salavat dua hükmünde olurmu;Başka bir deyimle salavatlarımız duamızda olurmu sizce?
Salavatlar Efendimiz için yaptığımız makbul dualardır.

Dua ise ibadet niyetiyle yapılır. Cenab-ı Hak salavat getirmemizi emrettiği gibi, birçok hadiste de Efendimiz’in şefaatine nail olabilmek için salavat getirmemiz tavsiye ediliyor. Hatta yalnız Cenab-ı Hakk’ın rızası için kıldığımız namazlarımız dahi salavatlarla süslemiştir. Son oturuşumuzda salli barik surelerini okuyarak Peygamberimize olan bağlılığımız, O'na karşı olan sadakatimiz belki de Cenab-ı Hak, Rasulünün kadrini iyi bilmemizi istediğinden olacak ki, sadece kendisi için kıldığımız namazlarda ona da salât, yani dua etmemizi istemiş.

Namaz sonrası yaptığımız tesbihatların özü de duadır. Ve bu cami duada en makbul dua olan salavatlar zikredilir.

Özellikle salavatlar duamızın başını ve sonunu süslemeli ki dualarımız kabula daha yakın olsun. Çünkü iki makbul duanın arasında yapılan dualar makbul olur.
 

La-Tahzen

Well-known member
Özellikle salavatlar duamızın başını ve sonunu süslemeli ki dualarımız kabula daha yakın olsun. Çünkü iki makbul duanın arasında yapılan dualar makbul olur.



Ukba kardeşin bu sözlerine bir delil de Üstad Hazretlerinden ;



Birinci Suâliniz: Mü’minin mü’mine en iyi duâsı nasıl olmalıdır?
Elcevap: Esbab-ı kabul dairesinde olmalı. Çünkü bazı şerâit dahilinde duâ makbul olur. Şerâit-i kabulün içtima nispetinde makbuliyeti ziyadeleşir.


Ezcümle, duâ edileceği vakit, istiğfar ile mânevî temizlenmeli; sonra, makbul bir duâ olan salâvat-ı şerifeyi şefaatçi gibi zikretmeli ve âhirde yine salâvat getirmeli. Çünkü, iki makbul duânın ortasında bir duâ makbul olur.
 

Lieclillah

Active member
ŞİFA SALÂVATTA, salâvatta şifa var. Kabul olunmuş bir dua; ne büyük bir deva…

Salâvat sadra şifa, gönle bereket, akla nur, vicdana rahatlık, hissiyata ünsiyet,
fikre zenginlik, bedene sıhhat, ruha inbisat, sırra sır; maddi ve manevi bütün cihazatla,
Âlemlerin Rabbinden âlemlere yansıyan hidayet nurunu anlama ve algılama şifresi.

Şifa sevilir, derman dilenir, deva beklenilir, af ve afiyet istenilir, dünya kirlerinden temizlenmek beklenilir,
zellik ve cemal perestiş edilir, cennet ve cemalullaha kavuşmak istenir;
bunlar seni sevmeksiz, sana salât ü selam getirmeksiz, sünnet yolunda yürünmeksiz asla olmaz.

♥ ALLAHümme Salli ala Seyyidina ve Nebiyyina Muhammed ♥
 

pendüender

Well-known member
"Resulullah aleyhissalatu vesselam'a salavat okuyunca salavatı güzel yapın. Zira siz bilemezsiniz, belki bu salavatınız ona arzedilir."
Kendisine: "Öyleyse (güzel olan salavatı) bize öğretin!" dediler.
O da: "Şöyle söyleyin: Allahümme'c'al salateke ve rahmeteke ve berekatike ala seyyidi'l-mürselin ve imami'l-Muttakin ve hatemi'n-nebiyyin Muhammedin abdike ve Resulike imamı'l-hayri ve kaidi'l-hayrı ve Resulir-rahmeti.
Allahümme'b'ashu makamen mahmuden yağbituhu bihi'l-evvelin ve'l-ahirün.
Allahümme salli ala Muhammedin ve ala ali Muhammedin kema sallayte ala İbrahime ve ala al-i İbrahime inneke hamidun mecid.
Allahümme barik ala Muhammedin ve ala ali Muhammedin kema barekte ala İbrahime ve ala al-i İbrahime inneke hamidun mecid.
(Allahım salatını, rahmetini, bereketlerini peygamberlerin efendisi, muttakilerin imamı ve peygamberlerin sonuncusu olan Muhammed'e kıl. O senin kulun ve elçindir, hayrın imamı, hayrın komutanı, ve rahmet peygamberidir.
Allahım! Onu makam-ı Mahmud üzere dirilt, ondan önce gelenler de sonra gelenler de bu makamı sebebiyle ona gıbta ederler.
Allahım! Muhammed'e, Muhammed'in aline salat et, tıpkı İbrahim'e ve İbrahim'in aline salat ettiğin gibi. Sen hamid ve mecidsin.
Allahım, Muhammed'i ve Muhammed'in alini mübarek kıl, tıpkı İbrahim'i ve İbrahim'in alini mübarek kıldığın gibi, sen hamid ve mecidsin)."
Abdullah İbnu Mes'ud radıyallahu anh 'dan gelmiştir.
 
Son düzenleme:

pendüender

Well-known member
Huzeyfe İbnu'l-Yemân (Radiyallâhu Anh) anlatıyor:

Resûlullah (Aleyhissalât-ü Vesselâm) yatağına girince şu duayı okurdu:

* (بِاسْمِكَ اللَّهُمَّ أحْيَا وَأمُوتُ)
* (Bismike Allahümme Êhya ve Emûtû)

* "Allahım! Senin adınla hayat bulur, senin adınla ölürüm."

Sabah olunca da şu duayı okurdu:

* (اَلْحَمْدُ للَّهِ الَّذِى أحْيَانَا بَعْدَ مَا أمَاتَنَا وَإلَيْهِ النُّشُورُ)
* (Elhamdülillahillezi Êhyânâ Badema Ematena ve ileyhinnüşûr)

* "Bizi öldürdükten sonra tekrar hayat veren Allah´a hamdolsun! Zaten dönüşümüz de O'nadır."

[Buhârî, Daavat 7, 8, 16, Tevhid 13; Tirmizî, Daavât 29, (3413); Ebû Dâvud, Edeb 177, (5049)]

Değerli kardeşlerimiz, bu yaptığımız çalışmayla, Her gün Güzeller Güzelinin (ASM) hayatından 1 tane nükteyi kendi hayatımıza geçirmeyi hedefliyoruz. Cenâb-ı Hak cümlemizi muvaffak buyursun inşaallah ...

 
Son düzenleme:
Üst