Tesettür

topraktoprak

Well-known member
Es selamu aleykum ve rahmetullah değerli dostlar
Risale derslerimiz devam ediyor katılımlarınızı bekliyoruz
ALLAH"ın selamı üzerinize ve üzerimize olsun.(amin)

[BILGI]

On Beşinci Notanın ıkinci ve Üçüncü Meseleleri iken, ehemmiyetine binaen Yirmi Dördüncü Lem’a olmuştur.

b731.gif

Tesettür, kadınlar için fıtrîdir ve fıtratları iktiza ediyor. Çünkü kadınlar hilkaten zayıf ve nazik olduklarından, kendilerini ve hayatından ziyade sevdiği yavrularını himaye edecek bir erkeğin himaye ve yardımına muhtaç bulunduğundan, kendini sevdirmek ve nefret ettirmemek ve istiskale mâruz kalmamak için fıtrî bir meyli var.
"Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve mü’minlerin hanımlarına söyle, evlerinden çıktıklarında dış örtülerini üzerlerine alsınlar." Ahzâb Sûresi: 33:59.

[/BILGI]
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

memluk

Hatim Sorumlusu
Cevap: Açıklamalı risale 11 : 24.cü Lem.a tesettür hakkında....

Sözlükte “bir şeyin içinde veya arkasında gizlenmek” anlamına gelen tesettür, dinî bir kavram olarak, kişinin bir zaruret olmaksızın açılması ve bakılması helâl olmayan uzuvlarını örtmesi demektir. Bu kavramdan daha çok kadınların, yabancı erkeklere karşı, eli ve yüzü dışındaki uzuvlarının örtünmesi anlaşılmaktadır.
TESETTÜR KADINA NE KATMIŞTIR?


“Tesettür kadınların tanınmalarına, dağınık cariyelerden, adi kadınlardan vakar ve heybetle seçilerek hürmet edilmelerine ve dolayısıyla incitilmemelerine elverişli olan biçimdir.
Gerçi eziyeti kendilerine davet edecek olan içi bozukları örtü tutacak değildir. Fakat imanlı, temiz kadınların, kirli bakışlardan yuvalarında gizli inciler gibi korunmuş kalmalarına en uygun olan biçim de budur.”


“Tesettür, kadınlar için fıtrîdir ve fıtratları iktiza ediyor… Kur’ân’ın tesettür emri fıtrî olmakla beraber, o maden-i şefkat ve kıymetdar birer refika-i ebediye (cennet arkadaşı) olabilen kadınları, tesettür ile sukuttan (manen alçaklıktan), zilletten ve manevî esaretten ve sefaletten kurtarıyor. Hem kadınlarda, ecnebi erkeklere karşı fıtraten korkaklık ve tahavvüf var. Tahavvüf ise, fıtraten tesettürü iktiza ediyor (gerektiriyor).”

“Madem hayat-ı ebediyede dahi kocasına refika-i hayat (hayat arkadaşı) olacaktır; elbette ebedî arkadaşı ve dostu olan kocasının nazarından gayrı başkasının nazarını (bakışını) [açık-saçıklıkla] kendi mehâsinine (güzelliklerine) celbetmemek (çekmemek) ve kocasını darıltmamak ve kıskandırmamak lâzım gelir.”
“Bir ailenin saadet-i hayatiyesi; koca ve karı mabeyninde bir emniyet-i mütekabile (karşılıklı emniyet) ve samimî bir hürmet ve muhabbetle devam eder. Tesettürsüzlük ve açık-saçıklık, o emniyeti bozar ve o mütekabil (karşılıklı) hürmet ve muhabbeti de kırar.”
“En serseri ve asrî bir genç dahi, refika-i hayatını namuslu ister. Kendisi gibi asrî, yani açık-saçık olmasını istemediğinden bekâr kalır, belki de fuhşa sülûk eder (yönelir). Kadın öyle değil, o derece kocasını inhisar altına alamaz. Çünkü kadının -aile hayatında müdür-ü dâhilî (içişleri müdürü) olması haysiyetiyle kocasının bütün malına ve evlâdına ve her şeyine muhafaza memuru olduğundan- en esaslı hasleti sadakattir, emniyettir. Açık-saçıklık ise bu sadakati kırar, kocasının nazarında emniyeti kaybeder, ona vicdan azabı çektirir.”
irfan mektebi...
 

topraktoprak

Well-known member
Cevap: Açıklamalı Risale 11 : Tesettür

("Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve mü’minlerin hanımlarına söyle, evlerinden çıktıklarında dış örtülerini üzerlerine alsınlar." Ahzâb Sûresi: 33:59. ) (ilâ âhir) âyeti, tesettürü emrediyor. Medeniyet-i sefihe (sefahat, gayr-i meşru zevkler düşkünü medeniyet) ,ise, Kur’ân’ın bu hükmüne karşı muhalif gidiyor. Tesettürü fıtrî (insan yaratılışına, tabiatına uygun) görmüyor, bir esarettir diyor.


-------------------------
Üstad, hâlâ günümüzde medar-ı tenkid olan kısmına burada dikkat çekiyor. O mimsiz medenîler, kadınlar adına karar vererek, tesettürün onlar için esaret olduğuna hükmediyor. Medyada boy boy haberler, televizyonlarda iftiralı sözde tartışma programları ve elleri kırılasıca bazı şerefsizlerin çizdiği karikatürler. Hele bir tanesi hala aklımdadır, tesettürün yüz kısmını boş bırakmış, oraya parmaklık çizmiş, demek istiyorki, mütesettir olanlar adeta hapse girmiş birer mahpus hükmündedir.

Sürekli böyle yaparak, zaten mütesettir olanların nefislerine dokunuyorlar, isyana teşvik ediyorlar, onları tesettürden çıkarmak için üzerlerinde toplumsal baskı oluşturmaya çalışıyorlar, tesettüre girme meylinde ve ihtmalinde olanları ise uzak tutmaya çalışıyorlar.

Üstad Bediüzzaman ise, bunlara cevabı, tesettürün hikmetlerini (niye emredildiğinin ilk bakışta görünmeyebilen ama mühim ve göz ardı edilmemesi gereken sebeplerini) anlatarak veriyor.

-----------------------------

BıRıNCı HıKMET
Tesettür, kadınlar için fıtrîdir ve fıtratları iktiza ediyor. Çünkü kadınlar hilkaten zayıf ve nazik olduklarından, kendilerini ve hayatından ziyade sevdiği yavrularını himaye edecek bir erkeğin himaye ve yardımına muhtaç bulunduğundan, kendini sevdirmek ve nefret ettirmemek ve istiskale mâruz kalmamak için fıtrî bir meyli var.

Hem kadınların on adetten altı yedisi, ya ihtiyardır, ya çirkindir ki, ihtiyarlığını ve çirkinliğini herkese göstermek istemezler. Ya kıskançtır, kendinden daha güzellere nisbeten çirkin düşmemek veya tecavüzden ve ittihamdan korkar; taarruza mâruz kalmamak ve kocası nazarında hıyanetle müttehem olmamak için, fıtraten tesettür isterler. Hattâ dikkat edilse, en ziyade kendini saklayan, ihtiyarlardır. Ve on adetten ancak iki üç tanesi bulunabilir ki, hem genç olsun, hem güzel olsun, hem kendini göstermekten sıkılmasın.

Malûmdur ki, insan sevmediği ve istiskal ettiği adamların nazarından sıkılır, müteessir olur. Elbette açık saçıklık kıyafetine giren güzel bir kadın, bakmasına hoşlandığı nâmahrem erkeklerden onda iki üçü varsa, yedi sekizinden istiskal eder. Hem tefahhuş ve tefessüh etmeyen bir güzel kadın, nazik ve serîü’t-teessür olduğundan, maddeten tesiri tecrübe edilen, belki semlendiren pis nazarlardan elbette sıkılır. Hattâ işitiyoruz, açık saçıklık yeri olan Avrupa’da çok kadınlar, bu dikkat-i nazardan sıkılarak, "Bu alçaklar bizi göz hapsine alıp sıkıyorlar" diye polislere şekvâ ediyorlar. Demek, medeniyetin ref-i tesettürü hilâf-ı fıtrattır. Kur’ân’ın tesettür emri fıtrî olmakla beraber, o maden-i şefkat ve kıymettar birer refika-i ebediye olabilen kadınları, tesettür ile sukuttan, zilletten ve mânevî esaretten ve sefaletten kurtarıyor.

Hem kadınlarda ecnebî erkeklere karşı, fıtraten korkaklık, tahavvüf var. Tahavvüf ise, fıtraten, tesettürü iktiza ediyor. Çünkü, sekiz dokuz dakika bir zevki cidden acılaştıracak sekiz dokuz ay ağır bir veled yükünü zahmetle çekmekle beraber, hâmisiz bir veledin terbiyesiyle, sekiz dokuz sene, o sekiz dokuz dakika gayr-ı meşru zevkin belâsını çekmek ihtimali var. Ve kesretle vâki olduğundan, cidden şiddetle nâmahremlerden fıtratı korkar ve cibilliyeti sakınmak ister. Ve tesettürle, nâmahremin iştahını açmamak ve tecavüzüne meydan vermemek, zayıf hilkati emreder ve kuvvetli ihtar eder. Ve bir siperi ve kalesi, çarşafı olduğunu gösteriyor. Mesmûâtıma göre, merkez ve payitaht-ı hükümette, çarşı içinde, gündüzde, ahalinin gözleri önünde, gayet âdi bir kundura boyacısı, dünyaca rütbeten büyük bir adamın açık bacaklı karısına bilfiil sarkıntılık etmesi, tesettür aleyhinde olanların hayâsız yüzlerine bir şamar vuruyor!
 

topraktoprak

Well-known member
Cevap: Açıklamalı Risale 11 : Tesettür

Elinde elması olan, saklamak için türlü türlü, çeşit çeşit gizleme methodu geliştirir. belki çelikten kasalar içinde saklar. bu zaviyeden bakıldığında, insanın içindeki kıskanma içgüdüsü ve eşini sahiplenmesi ona elmas değeri katar. bir şeyin ortalıkta çok görünmesi onun değerinin kaybolmasına, değeri koybolmasada, ona olan ilgi ve alakayı kesecektir.

kadının tesettürü, onun elmasın saklanılması gibi, değerine değer katacaktır. bu değeri manen ve maddeten görecektir inşaALLAH...
 

topraktoprak

Well-known member
Cevap: Açıklamalı Risale 11 : Tesettür

Tesettürün ne kadar ehemmiyetli olduğunu,kolay kolay taviz verelimeyecek bir ibadet,bir emir oldugunu 24.lema da ustad hzleri geniş boyutuyle hem dünyevi hem uhruvi yönüyle işlemiş..
Hem şahsi hayata hem sosyal hayata değinmiş..
kainata baktığımızda yaratılan bütün masnuatların kabukları olduğunu görürüz örneğin bir elmeyı düşünelim ve elmalardan biri soyulmuş olsun diğeri soyulmamış.kabuğu soyulmamış elmenın ömrü daha uzundur ve mikropları ihtiva etmiyor oysaki kabuksuz olan elmanın hem yenme şansı az hem bozulma ihtimali yüksek yine bir kaplumbağanın kendini dış tehlikelerden koruması için kabuğu var tehlike anında kendini içeri çekerek koruyor
Kabuk meyve icin ne ise, tesetturde kadin icin o dur. ve bunun gibi örnekleri çoğaltmak mümkün o halde kadının kabuğu da TESETTÜRDÜR...
Evet tesettürsüzlük insana güvensizlikte veriyor.
Bir erkek açık saçık bayanları görünce evdeki hanımını bir süre sonra beğenmiyor.Yahut erkekler artık bayanlara güvenemiyor,evlenmeye çekiniyorlar.Günümüzde hızla artan boşanmalar ve dost hayatları...bunun en acı göstergesi değil mi?
Cemalini göstermeye meyyal olan bayanlara ahirette ebedi bir güzellik verileceği hatta imanın derecesine göre hurilerden de daha guzel olacaklarını ,bunun verileceği vadi var.
 

Huseyni

Müdavim
Cevap: Açıklamalı Risale 11 : Tesettür

Es selamu aleykum ve rahmetullah değerli dostlar
Risale derslerimiz devam ediyor katılımlarınızı bekliyoruz
ALLAH"ın selamı üzerinize ve üzerimize olsun.(amin)


Ve aleyküm selam ve rahmetullah. Amin, ecmain.

"Tesettür, kadınlar için fıtrîdir ve fıtratları iktiza ediyor."

Evet tesettür kadınlar için fıtridir. Fıtri olan Allah'ın dilediği gibidir zaten. Onun dışına çıktığında yani fıtratı bozmaya kalktığımızda ortaya hoş manzaralar çıkmadığı malum.

Ancak burda şöyle bir ayrıntıya değinmek gerekir ki; Üzerine örtüyü örtmüş herkes sanki tesettürlüymüş gibi bir zanna kapılıyoruz. Halbuki tesettür sadece bedenen örtünmek anlamına gelmez benim anladığım. Aynı zamanda ahlakende örtünmek gerekir ki tesettür tam olsun. Bu ikisinin bir araya gelmediği tesettür tam bir tesettür sayılmaz. Güya tesettürü ile ilgi çekme yarışına girenler gerçekten tesettürlü olup olmadıklarını sorgulamalılar. Açık olan herkes ahlaksız sayılamayacağı gibi, her örtünene de tesettürlü diyemeyiz. Fıtrat hem bedenen hem manen örtünmeyi iktiza eder. Bu durumda tesettüre bürünen kişi
hem Allah'ın cc. emrini yerine getirmiş olur, hem kendini pis nazarlardan muhafaza etmiş olur, , hem de eşinin güvenini kazanıp onu kıskandırmamış olur, vs.
 

teblið

Vefasýz
Cevap: Açıklamalı Risale 11 : Tesettür

Ehemmiyetli bir konu;Allah (c.c) razı olsun kardeşlerimiz bu konun önemini ayetler ve hadisler vede külliyattaki manidar açıklamalarla aydınlatmışlardır bizleri ;Ben bu konuda küçük bir anımı anlatmak isterim..;

Üniversite yıllarımda ,geçen bir anım;

İstanbulda yaşayanlar bilirler ,Ramazan ayında Sultnahamette çeşitli etkinlikler düzenlenir;Böyle bir günde ben farmakoloji hocam (kendisi de örtülü bir bayandı Allah razı olsun)birde eczacılıkta okuyan bir arakadışımzla beraber sultanahmete gitmeye karar verdik;

Beyazıttan yürümeye başladık.Yolda da sohbet konumuz tessettürdü;Eczacılıkta okuyan arkadaşımızda açık bir bayan ama örtünmeyi istyor fakat cesaret edemiyordu ;yani anlayacağınız o zamanlarda arayış içersindeydi ..;

Vel hasıl bir manavın önüne geldik ..Hocamız o arkadaşımıza dönerek şöyle dedi..Hadi üç tane muz alalım ama sana kabuğu soyulmuş bir muz alalım bizimkisi kabuklu olsun;Arkadaşımız gülümsedi ;olurmu hocam kabuğu soyulmuş bir muz hiç kasada beklermi oksitlenir bozulur .yenmez ki ;

Ben hocamızın sözü nereye getireceğini tahmin edip tebessüm ettim..ama bekliyorum ki söz nihai noktaya gelsin;Hocamız devam etti ,Demekki kabuksuz muz kasada oksitlenir çürür..

İşte insanda öyledir ;Kadının korumasıda örtüssüdür..Açılınca o örtüler HARAM SİRAYET EDER VE FITRATI MANEVİYATI BOZAR değilmi?

Güzel bir noktaya gelerek ve gün içindeki tessettür açıklamalarıyla pekiştirildi düşünceler;

Elh kısa bir süre o arakadaşımızda şereflenip nasiplenmişti örtüsüyle...

Bir başka düşüncemide belirtmek isterim müsadenizle;Hep örtü konusu kadınlarla özdeşleştirilir..Ama tessettür (settar ) konusunun müslüman erkekler içinde önem arz etmesi gerektiğini vurgulamak isterim.....
 

uður1

Well-known member
Cevap: Açıklamalı Risale 11 : Tesettür

Evet hocam tesettÜr farzi ayndir hanimlara hanfendİlere .bellİ bİr yaŞtan sonra ama her daİm Çocukkende aliŞtirmak ÇocuĞu dİne İslama isindirmak aÇisindan yararli olacaktir.evet bu husus Çok Önemlİdİr.İnsana kuranda bİrÇok yasaklar ÖĞretİlmİŞ emredİlmİŞ vede nasil kiyafetlerİn hangİ tÜr İnsanlar tarafindanda ne Şekİlde gİyİlmesİ gerektİĞİ aÇiklanmiŞtir......ona gÖre dİkkat edelİm tesettÜre Özellİkle pardesÜ Şİmdİlerİn modasi oldu.onu en bol olanlardan gİymek gerekİyor tabİkİde...tabİkİde hanfendİlere sÖylÜyorum bunlari...yanİkİ hayirli olsun selametle........
 

Bahtiyar

Active member
Cevap: Risale-i Nur Açıklamalı 11 : Tesettür

Tesettür, kadınlar için fıtrîdir ve fıtratları iktiza ediyor. Çünkü kadınlar hilkaten zayıf ve nazik olduklarından, kendilerini ve hayatından ziyade sevdiği yavrularını himaye edecek bir erkeğin himaye ve yardımına muhtaç bulunduğundan, kendini sevdirmek ve nefret ettirmemek ve istiskale mâruz kalmamak için fıtrî bir meyli var.

Bu ehemmiyetli konuya iştirak etmek istiyorum

Kendini sevdirmek ve nefret ettirmemek ve istiskale maruz kalamamak ile tesettürün ilişkisi nedir ? bu soruya cevap arıyorum bir şeyler buldum hem yeterli değil hem ifade edemiyorum ..
Demek oluyorki tesettür kadını kocasına sevdirir , kocasından nefret görmez , istiskalden yük olmaktan korur...
 
Son düzenleme:

Huseyni

Müdavim
Cevap: Risale-i Nur Açıklamalı 11 : Tesettür

Bu ehemmiyetli konuya iştirak etmek istiyorum

Kendini sevdirmek ve nefret ettirmemek ve istiskale maruz kalamamak ile tesettürün ilişkisi nedir ?


Herhalde kıskançlığı tetiklediği için olsa gerektir. Çünkü eşi haricindeki insanlarla, eşine özel olan mahremiyetini paylaşıyor açık saçıklığa girmekle. Bu da zamanla eşler arasında soğukluğa, hatta güzelliğin gidip çirkinliğin başladığı ihtiyarlık yıllarında nefrete dönüşebiliyor. Bir nevi fıtri intikam gibi oluyor.
 

pendüender

Well-known member
Cevap: Risale-i Nur Açıklamalı 11 : Tesettür

Evini ve tesettür emrini esaret görüp görenek belasıyla açılıp saçılan, kendini sokağa atan bir kadın, işte asıl o zaman esarete düşmektedir. Birçok pis nazarların mahkûmu olmaktadır. Evinde yabancılaşan, buna bedel dışarıda herkesle ahbap olan erkek ve kadın, sosyal çözülmenin ve ahir zamandaki en büyük fitnenin en önemli unsurudur.


Sözlükte “bir şeyin içinde veya arkasında gizlenmek” anlamına gelen tesettür, dinî bir kavram olarak, kişinin bir zaruret olmaksızın açılması ve bakılması helâl olmayan uzuvlarını örtmesi demektir. Bu kavramdan daha çok kadınların, yabancı erkeklere karşı, eli ve yüzü dışındaki uzuvlarının örtünmesi anlaşılmaktadır.


Bu husus Kur’ân-ı Kerîm’de şu âyet-i kerîme ile kesin hükme bağlanmıştır: “Mü’min kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, ziynetlerini teşhir etmesinler. Başörtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mü’min kadınlar), ellerinin altında bulunan (köleleri), erkeklerden, kadına ihtiyacı kalmamış (cinsî güçten düşmüş) hizmetçiler yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına ziynetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları ziynetleri anlaşılsın diye, ayaklarını yere vurmasınlar. Ey mü’minler! Hep birden Allah’a tövbe ediniz ki, kurtuluşa eresiniz.”


İslâmiyet öncesi toplumlarda durum İslâm’ın emrettiklerinden çok farklıydı. “Araplarda tesettür âdet değildi. Cahiliyet devrinde kadına hürmet yoktu. Eski cahiliye kadınlarında erkeklerin dikkatlerini çekecek şekilde göz alıcı biçimde açık saçık çıkan, açılıp saçılan orta malı olanlar bulunurdu. Bundan dolayı kız çocuklarını diri diri gömenler olmuştu.”
Kadının açıksa suiistimal edilmesi birçok sosyal yaraların açılmasına sebep olmaktaydı. İslâm’ın “Cennet anaların ayakları altındadır” dediği kadın, ayaklar altına alınıyordu. Hatta orta çağ Avrupa’sında kadın yok sayılıyor, insan yerine bile konulmuyordu. Yaratılışça nazik, nazenin, şefkat madeni olan kadın, bazen en zor işlerde çalıştırılıyor; bazen de yaratılışına en zıt şekilde muamele görüyordu. Erkeği tamamlayıcı ruh bütünlüğüne ve ruh güzelliğine sahip bulunan kadın, günahta körleşmiş gözler için sadece etten ve dış güzellikten ibaret algılanıyordu. (Bu durum maalesef hâlen geçerliliğini korumaktadır.)


İslâmiyet’in gelmesiyle, bütün şefkat ve merhametlerin sahibi olan Rahîm-i Hakîm, şefkatten yoğrulmuş varlıklar olan kadının hukukuna sağlam ve kalıcı düzenlemeler getirmiştir. Kadının değerini yükseltmiş, toplumda hak ettiği yeri vermiştir. Bu mealde “Mü’min erkeklere söyle, gözlerini sakınsınlar.” emriyle erkekleri ikaz etmiş; “Mü’min kadınlara da söyle, gözlerini sakınsınlar.” diyerek kadınların da sosyal refleksini belirlemiştir. Ta ki, toplumun iki temel taşından biri olan erkek, iffetini korumakla terbiye edilsin, ahlâk yüksekliği kazansın; diğeri olan kadın da, kalesi hükmünde olan cilbabını giymekle maddi manevi taarruzlardan muhafaza olsun.
Ümmü Seleme (r.a.) demiştir ki: “Cilbablarından üzerlerini sıkı örtsünler” âyeti nazil olduğu zaman Ensar kadınları üzerlerine siyah elbiseler giyerek öyle bir ağırbaşlılık ile çıkmışlardı ki, başları üstünde kuşlar varmış gibi idi.ALINTI..
 
Üst