Risale-i Nur Soru Cevap 8 : Namaz

Selamun Aleyküm,
Sevgili forum cemaati, haftalık "risale soru cevap" için bu hafta seçtiğimiz konumuz namaz.
namaz hususunda akla gelen soruları elimizden geldiğince cevaplamaya çalışacağız bu sayede birbirimizden istifade edeceğiz inşaAllah. Allah ferasetimizi bereketlendirsin, ziyadesiyle yararlanmayı nasip eylesin.... Amin...


Bismillahirrahmanirrahim...


Namaz; kulun Rabbine en içten, en samimî, en nazdâr, en niyazdâr, en feyizdâr, en bereketli, en sevaplı, en nitelikli, en değerli, en kâmil yönelişidir, müteveccih oluşudur, sığınışıdır, iltica edişidir.

Namaz; kulun kendi acziyetini, fakrını, kusurlarını, noksanlıklarını, çaresizliğini, mahviyetini, bir hiç oluşunu idrak ederek, mutlak kudret Sahibi, mutlak zenginlik Mâliki, mutlak kemâl Sahibi, mutlak rahmet ve merhamet Sahibi, mutlak varlık Sahibi olan Kadîr-i Zülcelâl’in, Ganiyy-i Kerîm’in, Rahmân-ı Rahîm’in, Vâcibü’l-Vücûd’un, yani Cenâb-ı ALLAH’ın rahmet kucağına kendisini atmasıdır, yani mal etmesidir.

Namaz; sonsuz nimetlere muhtaç olduğu halde, sermayesi “hiç” hükmünde; nihayetsiz musibetlere maruz olduğu halde, iktidarı hiç hükmünde; emelleri, arzuları, elemleri ve belâları hayal dairesi kadar geniş ve sonsuz olduğu halde, sermaye ve iktidarının, güç ve kudretinin dairesi eli nereye yetişirse o kadarcık “dar” olan insanoğlu için bütün emellerine kifayet eden, bütün arzularına cevap veren, bütün elemlerini dindiren, bütün acılarını söndüren, bütün belâlarını yok eden büyük bir kâr, muazzam bir saadet, bulunmaz bir nimet ve yüksek bir uhrevî ticarettir

Namaz; Cenâb-ı Hakk’ı, celâline karşı sözümüzle ve fiilimizle “SübhânALLAH” deyip takdis etmek; kemaline karşı dilimizle ve amelimizle “ALLAHü Ekber” deyip tazim göstermek; cemaline karşı kalbimizle, dilimizle ve davranışımızla “Elhamdülillâh” deyip şükretmektir. Namaz; ALLAH’ın dergâhında kendi kusurunu, aczini ve fakrını gören kulun; istiğfar ederek, Rabbinin bütün kusurlardan, noksanlıklardan ve ehl-i dalâletin batıl fikirlerinden pak, müberrâ, münezzeh, muallâ, mukaddes ve muarrâ olduğunu tesbih ile ilân etmesi, O’na iltica ve tevekkül etmesi, O’na şükür ve sena etmesidir. Keza Risâle-i Nur’a göre namaz; bütün ibadet çeşitlerini içinde toplayan umumî bir fihriste, bütün mahlûkat sınıflarının renk renk ibadetlerine, tesbihlerine ve zikirlerine işaret eden kudsî bir harita hükmündedir

Bu yüksek vasıflarla namaz, yalnız ve yalnız ALLAH’ın rızası için kılınır. Kul ile Rabbi arasına hiçbir kimsenin rızası, hoşnutluğu, gözü, gönlü, arzusu, dileği, isteği, teşviki, tebriki, takdiri, hürmeti, saygısı, sevgisi girmez. Eğer girerse, namazın makbûliyetine zarar verir."


********************


Niçin namaz kılarız? Allah'a iman etmiş olmak yeterli değil midir?

Namaz Efendimiz (s.a.v) ümmetine vasiyeti midir?

Namazın beş vakit olmasının hikmeti nedir?

İnsan sadece namazlarını kılıp büyük günahlardan uzak durarak cenneti kazabilir mi?

Namaz kılarken aklımıza sürekli düşünceler, vesveler geliyor bundan nasıl kurtulabiliriz?

Namazı şevkle kılmak ne demektir? şevkle kılınmayan namazın sorumluluğu olur mu?

Namazın farz olduğunu bildiği halde namaz kılmayan kişi Allaha isyan etmiş asi olmuş sayılır mı?

Namazın keffareti var mıdır?

Namaz kılan bir müslümanın eşi, çocukları namaz kılmıyorsa bundan yükümlü olur mu?

Kaza namazları olan bir kişinin nafile namaz kılmasının hükmü nedir?

Bazıları türkiye darul harbd'dir diyerek cuma namazlarına gitmiyor?

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

Niçin namaz kılarız? Allah'a iman etmiş olmak yeterli değil midir?


İnsan neden yemek yeriz neden uyuruz demez fakat neden namaz kılarız neden ibadet ederiz gibi soruları sıkça sorar bunun sebebi aslında öncelikle nefsidir. Çünkü namaz kılmak nefse ağır gelir. vucudun nasıl ihtiyaçları var ise ruhunda öyle ihtiyaçları vardır bedenimiz yemek yemediğimizde hastalanıyorsa işte bunun gibide namaz kılmadığımızda ibadet etmediğimizde manen hastalanırız. Namaz insanın hayatını disipline eder. Bu disiplin herşeyden evvel ruhi, fikri, manevi bir disiplindir. Bu disipinde olan insan hayatını düzen içerisinde yaşar karmaşa ve kaos onun hayatında yer bulamaz. Ruhi disiplini ile fikren ve cismen hayasızlıktan ve kötülükten uzak duracaktır.


[DIKKAT]"Muhakkak namaz, hayasızlıktan ve kötülükten alıkor." (Ankebût, 29/45)[/DIKKAT]



Bir doktora gittiğimizde bize verdiği ilaçları onun istediği gibi kullanırız oradaki gaye doktorun ihtiyacını değil bizim hastalığımızı gidermektir. Rabbimiz bizlere ibadetleri kötülüklerden alıkoyan birer ilaç mahiyetinde sunmuşken nasıl olurda bizim ibadetimize namazımıza ihtiyacımı var diyebiliriz. Neden namaz bu derece mühimdir? çünkü insan namaz kılarken Allah ile başbaşadır işte bu sebebten namaz kulun miracıdır denmiştir. Kul namazda iken hem Kuran okur hem tefekkür eder, hem zikreder hem şükreder. Şikayetleri var ise yaradanına anlatır ondan yardım ister, acziyetini, fakrını idrak eder. Bedenen kalben sukunet bulur feraha erer. Namazını dosdoğru kılan bir insanın bütün yaptıkları ibadet sayılabilir çünkü o artık yemek yediğinde Allah'ın verdiği bedeni korumak için yer. Temizlik yaptığında "Allah temizdir tezmizleri" sever der. Uyuyacağı vakit bunun Rabbinin bir nimeti olduğunu düşünüp Besmeleyle uyuyup Besmeleyle uyanır. Üstelik bunca nimeti bize veren Rabbimiz öylesine cömert ki sonsuz Rahmetiyle kullarını kuşatmış Elhamdülillah. Kılınan namaz bunca derde şifa maddi manevi deva iken birde karşılığında cenneti kazanır. Az bir ücretle sonsuz nimetlere mazhar olur....


[DIKKAT]- “Eğer siz namazı güzelce kılar, zekâtı verir, resullerime iman eder, onlara sahip çıkar, Allah’a güzel bir tarzda ödünç/borç verirseniz, elbette sizin kusurlarınızı örter ve elbette sizi içinden ırmaklar akan cennete yerleştiririm.”(Maide, 5/12).
[/DIKKAT]


insanın yaradılış gayesi Allah'ı bilmek, tanımak ona şükrünü eda edebilmeye çalışmak kısacası eşref-i mahluk olmaktır. Mahlukatlar arasında yoksa onu diğerlerinden ayıran nedir. kaldı ki "İyyake'nabüdü" dediğimizde biz ancak Sana ibadet ederiz deriz. Oradaki bizden kasıt bütün bir kainat alemidir. Diğer mahlukatlarda Allah'a ibadet ederler. Fakat bunu bütün kainat alemi namına söyleyebilecek kabiliyette olan insandır. Bu geniş manada baktığımızda insan tek başına namaz kılsa dahi ferdiyetten kurtulup külli anlamda ibadet etmiş olur inşaAllah ...


[DIKKAT]"Ey insan! Şu kâinattan maksad-ı âlâ, tezahür-ü Rububiyete karşı, ubûdiyet-i külliye-i insaniyedir. Ve insanın gaye-i aksâsı, o ubûdiyete ulûm ve kemâlâtla yetişmektir." (Sözler)[/DIKKAT]

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

Bir zaman Yahudileri anlatan bir kitap okumuştum..Ve orada yahudilerin oruç tuttuklarını öğrenmiştim..Ve akabinde diğer semavi dinleri araştırma ihtiyacı hisetttim..En nihayetinde vardığım nokta şu olmuştu;

Her dinde oruç var örtü var sadaka var hacc var ..Yanlız bizde olan ama onlarda olmayan tek ve yegane ibadet Namazın güzelliğini bir kez daha farketmiştim elh;

Namaz dinimizin direği ,islamın mührü ,imanımızın şükür kapısı..sabahlara kadar konuşusak Namazın hikmet ve güzelliğini bitiremiyiz heralde;

Miraçtan bize kalan en güzel hediye Namaz...

Üstad hz'lerinin güzel bir sözü vardır sizlercede malumdur
islamiyet'te imandan sonra en yüksek hakikat namazdır.

Evet teşbihte hata olmasın Namazı şöylede anlayabiliriz ;
Namazın ibadetteki yeri ağaçta gövde vücutta baş durumundadır.

Risalei nurdada üstadımız 4.söz'de muazzam derece güzel anlatır Namaz hususunu ;

Namaz, ne kadar kıymettar ve mühim, hem ne kadar ucuz ve az bir masraf ile kazanılır, hem namazsız adam ne kadar dîvâne ve zararlı olduğunu, iki kerre iki dört eder derecesinde kat'î anlamak istersen; şu temsilî hikâyeciğe bak, gör:

Bir zaman bir büyük hâkim, iki hizmetkârını, her birisine yirmi dört altın verip iki ay uzaklıkta has ve güzel bir çiftliğine ikamet etmek için gönderiyor. Ve onlara emreder ki: "Şu para ile yol ve bilet masrafı yapınız. Hem oradaki meskeninize lâzım Bazı şeyleri mubayaa ediniz. Bir günlük mesafede bir istasyon vardır. Hem araba, hem gemi, hem şimendifer, hem tayyare bulunur. Sermayeye göre binilir."

İki hizmetkâr, ders aldıktan sonra giderler. Birisi bahtiyar idi ki, istasyona kadar bir parça para masraf eder. Fakat, o masraf içinde efendisinin hoşuna gidecek öyle güzel bir ticaret elde eder ki: Sermayesi, birden bine çıkar. Öteki hizmetkâr bedbaht, serseri olduğundan; istasyona kadar yirmi üç altınını sarf eder. Kumara - mumara verip zayi' eder, bir tek altını kalır. Arkadaşı ona der: "Yahu, şu liranı bir bilete ver. Tâ, bu uzun yolda yayan ve aç kalmayasın. Hem bizim efendimiz kerimdir; belki merhamet eder; ettiğin kusuru afveder. Seni de tayyareye bindirirler. Bir günde mahalli-i ikametimize gideriz. Yoksa iki aylık bir çölde aç, yayan, yalnız gitmeye mecbur olursun." Acaba şu adam inad edip, o tek lirasını bir define anahtarı hükmünde olan bir bilete vermeyip, muvakkat bir lezzet için sefahate sarf etse; gayet akılsız, zararlı, bedbaht olduğunu, en akılsız adam dahi anlamaz mı?

İşte ey namazsız adam ve ey namazdan hoşlanmayan nefsim!

O hâkim ise; Rabbimiz, Hâlıkımızdır. O iki hizmetkâr yolcu ise; biri mütedeyyin, namazını şevk ile kılar. Diğeri gafil, namazsız insanlardır. O yirmi dört altın ise, yirmi dört saat her gündeki ömürdür. O has çiftlik ise, Cennet'tir. O istasyon ise, kabirdir. O seyahat ise kabre, haşre, ebede gidecek beşer yolculuğudur. Amele göre, takva kuvvetine göre, o uzun yolu mütefâvit derecede kat'ederler. Bir kısım ehl-i takva, berk gibi bin senelik yolu, bir günde keser. Bir kısmı da, hayal gibi elli bin senelik bir mesafeyi bir günde kat'eder. Kur'an-ı Azîmüşşan, şu hakikate iki âyetiyle işaret eder. O bilet ise, namazdır. Bir tek saat, beş vakit namaza abdestle kâfi gelir. Acaba yirmi üç saatini şu kısacık hayat-ı dünyeviye ye sarf eden ve o uzun hayat-ı ebediyeye bir tek saatini sarf etmeyen; ne kadar zarar eder, ne kadar nefsine zulmeder, ne kadar hilaf-ı akıl hareket eder. Zira bin adamın iştirak ettiği bir piyango kumarına yarı malını vermek, akıl kabul ederse; hâlbuki kazanç ihtimali binde birdir. Sonra yirmi dörtten bir malını, yüzde doksan dokuz ihtimal ile kazancı Musaddak bir hazine-i ebediyeye vermemek; ne kadar hilâf-ı akıl ve hikmet hareket ettiğini, ne kadar akıldan uzak düştüğünü, kendini akıl zanneden adam anlamaz mı?

Hâlbuki namazda ruhun ve kalbin ve aklın büyük bir rahatı vardır. Hem cisme de o kadar ağır bir iş değildir. Hem namaz kılanın diğer mübah dünyevî amelleri, güzel bir niyet ile ibâdet hükmünü alır. Bu Surette bütün sermaye-i ömrünü, âhirete mal edebilir. Fâni ömrünü, bir cihette ibka eder.




.

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

Niçin namaz kılarız? Allah'a iman etmiş olmak yeterli değil midir?

Istanbula giden bir otobüse binsen ve desen ki ben bunun Ankaraya gidecegine inanıyorum. Bu inanç seni ankaraya götürür mu?

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

Namaz Efendimiz (s.a.v) ümmetine vasiyeti midir?

Namaz; İslam’da imandan sonra en yüksek hakikattir. Dinin direği, ibadet hayatının omurgasıdır. Onsuz bir kulluk asla söz konusu olamaz. Onda başarılı olan her şeyde muvaffak olmuş, ondan uzak olan hiçbir şey elde edememiş demektir.
Kur’an’da en çok bahsi geçen ibadet namazdır. Efendimiz (SAV)’in vefat ederken dahi ümmetine vasiyetleri namaz hakkında olmuştur. Kabirde ve hesap gününde duruşması yapılacak ilk ibadettir. Ondan vize alabilenlere ancak bütün kapıların ardına kadar açılması söz konusu olabilecektir.

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

fahris' Alıntı:

Niçin namaz kılarız? Allah'a iman etmiş olmak yeterli değil midir?

Istanbula giden bir otobüse binsen ve desen ki ben bunun Ankaraya gidecegine inanıyorum. Bu inanç seni ankaraya götürür mu?

Genişletmek için tıkla ...

evet çok güzel bir örnek okula kaydını yaptıran biri kaydımı yaptırdım derslere girmesemde olur diyebilir mi..

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

Namazı şevkle kılmak ne demektir? şevkle kılınmayan namazın sorumluluğu olur mu?


İnsanda nefis vardır. Nefis insanı her zaman ibadetlerden soğutmaya çalışır. Buda gösteriyor ki içinizden gelen ses nefis ve şeytanın sesidir. Ayrıca namazım geçerlimidir gibi vesveseye kapılmaya gerek yoktur. Biz namaz kılmakla mükellefiz. İbadetlerimizi kabul edecek olan Allahtır.


[DIKKAT]“Şu zamanda amel-i salihin ihlasla muvaffakiyeti pek azdır.” Bediüzzaman[/DIKKAT]


Bu fitne, sefahat, menfaat, enaniyet asrının manen kirlettiği havada, geçmiş asırların huzurunu yakalamak oldukça zordur. İnsan, namaz kılmanın önemini idrak ederek bu farzı işlemek üzere namaza başladığında, namazın şartlarını yerine getirdiği takdirde, hem ibadeti makbuldür, hem de sorumluluktan kurtulur. Ancak, namazdan alacağı feyzin ve sevabın derecesi ‘şevk’ unsuruyla yakından ilgilidir.


Namazı şevk ile kılamamak başkadır, namazı bir külfet addederek zorla kılarcasına isteksizce kılmak daha başkadır. Bu ikincisi, namaz konusunda bir baskı altında bulunmayan hiçbir mümin için düşünülemez. Namaz define anahtarına benzetiliyor. Bu anahtara şevk ile talip olunur, isteksizce değil.


[DIKKAT]“Arkadaş! Namaz, kul ile Allah arasında yüksek bir nisbet ve ulvî bir münasebet ve nezih bir hizmettir ki, her ruhu celb ve cezbetmek namazın şe'nindendir. Namaz, Hâlık-ı Zülcelal tarafından her yirmidört saat zarfında tayin edilen vakitlerde manevî huzuruna yapılan bir davettir. Bu davetin şe'nindendir ki, her kalb kemal-i şevk ve iştiyakla icabet etsin. Ve mi'racvari olan o yüksek münacata mazhar olsun.” (İşarâtü’l-İ’caz).[/DIKKAT]


“Acaba bu misafirhane-i dünyada âciz ve fakir kalbine kut ve gına ve elbette bir menzilin olan kabrinde gıda ve ziya ve herhalde mahkemen olan Mahşer'de sened ve berat ve ister istemez üstünden geçilecek Sırat Köprüsü'nde nur ve burak olacak bir namaz, neticesiz midir veyahut ücreti az mıdır?” (Sözler, Yirmi Birinci Söz)

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

Kaza namazları olan bir kişinin nafile namaz kılmasının hükmü nedir?


Kaza: Zamanında yerine getirilmeyen (namaz, oruç gibi) bir vacibi vaktinden sonra yerine getirmektir.
Üzerinde kaza namazı olan kişilerin bu namazların kazalarını acele olarak yapmaları vaciptir. Çoluk çocuğun ihtiyaçlarını karşılamak gibi özürler sebebiyle kaza namazlarının tehir edilmesi caizdir. Yani; çoluk çocuğun nafakasını temin ettikten sonra kalan vakitleri kaza namazlarını kılmaya ayırmalı ve bu sorumluluktan biran önce kurtulmalıdır. Hiçbir özür olmadan namazı kazaya bırakmak büyük günahtır. Kişi namazı kılmamakla onu terketmiş olur. Kaza etmesiyle terketmenin günahını kaldırır. Sonraya bırakmanın günahı kalkmaz. O, ancak tevbe etmekle kalkar. (İbn Abidin, a.y.)


Üzerinde kaza namazları olan kişilerin namazların evvelinde ve sonrasında olan sünnet namazları ve başka nafile namazları kılmasının caiz olup olmaması meselesine gelince; Öncelikle bu konu hakkında Hanefilerin muteber eserlerindeki görüşleri nakledelim. Üzerinde kaza namazları olan kişilerin nafile namazları kılması meselesine gelince; Müzmerat kitabında şöyle denilmiştir:

[DIKKAT]"Kaza namazlarıyla meşgûl olmak, nafile namazlarla meşgûl olmaktan daha önemlidir. Ancak; farz namazların öncesi ve sonrasındaki sünnetler, kuşluk namazı, tesbih namazı ve haklarında haberler gelen "tahiyyetü'lmescid" (mescidi selâmlama) namazı, ikindi namazından önceki dört rekât namaz, akşam namazının farzı ve sünnetinden sonra ikişer ikişer kılınan altı rekât "evvabin" namazı gibi namazlar bu hükmün dışındadır." Yani bu namazlar kaza namazlarım var, onları kılıyorum diyerekten terkedilmezler. (Reddü'l Muhtar, 2/74) [/DIKKAT]


Meşrû bir mazeretin dışında namazı kazâya bırakan kimse, bir hatâ işlemiş ve günaha girmiş olur. Bu itibarla kazâya kalan namazın, en kısa zamanda kılınması gerekir. Çünkü beş vakit namazın edâsı farz olduğu gibi, kazası da farzdır. Kazâya kalan namazın kılınmasıyla sadece borç ödenmiş olur. Günahın affedilmesi için de ayrıca tevbe istiğfar etmek lâzımdır.

[DIKKAT]
“Kazaya kalmış namazları kılmak, nafile namaz kılmaktan çok daha ehemmiyetli ve çok daha uygundur. Fakat beş vakit namazın sünnetleri, kuşluk, tesbih, tahiyyetü’l-mescid ve evvabin namazı bundan müstesnadır. Yani bu sünnet ve nafileler kaza namazları için terk edilmezler.” (Fetâvâl-Hindiyye, 1/125; İbni Âbidin. 1/493; el-Mezahibü’l-Erbaa, 1/492; Halebî-i Sağîr, s. 349)
[/DIKKAT]

Herşeyden evvel, namazlardan önce ve sonra kılınan sünnetler bir yerde farz namazların tamamlayıcısı hükmündedir ve Peygamberimizin (a.s.m.) şefaatine vesiledir. Bunun için,namazını kazaya bırakan kimse bir yandan namazlarını kaza etmekle borçtan kurtulurken, diğer taraftan da sünnetleri kılarak Peygamberimize olan bağlılığını göstermiş olur.


Mesele Hanefî mezhebine göre böyle iken, diğer üç mezhebe göre, kaza namazı olan bir kimsenin nafile namazları ile meşgul olması, sünnet kılması caiz değil, haramdır.

Mâlikî mezhebine göre, üzerinde kaza namazı bulunan bir kimsenin nafile namazı kılması haramdır. Ancak beş vakit namazların sünnetleri ile tahiyyetü’l-mescidin kılınabileceğine dair ruhsat vardır. Bunların dışında meselâ teravih namazı ile meşgul olunduğu takdirde sevap alınsa da, kaza namazı geriye bırakıldığı için günah işlenmiş olur.


Şâfiî mezhebine göre de, üzerinde kaza namazı borcu olan bir insanın, bu namazları kılıp borcundan kurtuluncaya kadar gerek beş vakit namazların sünnetlerini, gerekse diğer nafileleri kılması mekruhtur. Çünkü bir an önce kazaların kılınıp bitirilmesi gerekir.


Hanbelî mezhebine göre ise üzerinde kaza namazı olan bir kimsenin nafile ile meşgul olması haramdır. Ancak vitir ile beş vakit namazın sünnetlerini kılması caizdir. Fakat, kazaları çoksa bunları da kılmayarak kaza namazlarıyla meşgul olması daha iyidir. Yalnız sabah namazının sünneti bundan hariçtir, onu kılmak gerekir. (el-Mezahibü’l-Erbaa, 1/492)


Netice olarak; kaza namazları fazla olan Hanefîlerin sünetleri terk ederek kaza namazı kılmalarında bir mes’uliyet olduğu söylenemez. Gerek vakit namazlarının, gerekse diğer nafilelerin yerine kaza namazının kılınmasının uygun veya evlâ olmaması demek, “Sünnet yerine kaza kılmak caiz değildir” mânâsına gelmez. Ancak bununla beraber kaza namazları fazla olmayan kimseler ise her farzdan sonra bir vakit kazâ namazı kılmayı alışkanlık haline getirirlerse güzel bir âdeti devam ettirmiş olurlar. Ayrıca Cenab-ı Hakkın mahşer günü eksik gelen farz namazları sünnetlerle tamamlamayacağı hususunda rivayetler bulunduğunu da hatırdan çıkarmamak gerekir.



Sorularlaislamiyet

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

Niçin namaz kılarız? Allah'a iman etmiş olmak yeterli değil midir?
ALLAHA OLAN ŞÜKRÜMÜZÜ GÖSTERMEK DAHA DOĞRUSU RABBİMİZE ŞÜKRETMEK İÇİN NAMAZ KILARIZ HOCAM.NAMAZDA BİR NEVİ DUADIR YALVARIŞTIR YAKARIŞTIR.SESLENİŞTİR......EVET SADECE İMAN ETMEKLE RABBİMİZE KARŞI OLAN GÖREVLERİMİZİDE YERİNE GETİRMEMİZDE GEREKİYOR HOCAM.BURDA..SADECE İMAN YETERSİZ KALIR FARZI AYN OLAN TÜM İBADETLERİMİDE YAPMAK ZORUNDAYIZ......İNŞ.
Namaz Efendimiz (s.a.v) ümmetine vasiyeti midir?
HAYIR ALLAH C.C.'NÜN BİR EMRİDİR FARZI AYNDIR HERKESE.......VASİYET DEĞİLDE ÖĞÜT NASİHATI DESEK DAHA YERİNDE BİR TABİR OLUR SANIRSAM.......

Namazın beş vakit olmasının hikmeti nedir?

NAMAZIN 5 ÖNEMLİ VAKİTTE OLMASININ SEBEBİ HİKMET İSE O VAKİTLERDE RABBİMİZE KARŞI OLAN VAZİFELERİMİZİ YERİNE GETİRME ZAMANLARIDIR ŞÜKÜR VAKİTLERİDİR ALLAH O VAKİTLERDEKİ İBADETLERİ BİZİM YAPMAMIZI İSTEMİŞTİR SIRRI İSE HER VAKTİN ÖNEMİ BÜYÜKTÜR VARDIR MESELA ÖĞLEN GENÇLİĞİN İKİNDİYLE ZEVALE DOĞRU GİTMESİNİ GÖSTEREN AKŞAMLA KARARAN GÜNÜN İNSANIN İÇİNE ÖLÜM SESSİZLİĞİNİ VEREREK İNSANI UYARIYOR İKAZ EDİYOR SABAH NAMAZI İLE YATSI NAMAZLARININ ÖNEMİ İSE BİRİNCİSİ GÜNDÜZÜN BAŞLAMADAN EVVEL OLAN SEHERİN İLK DOĞUŞUN ÖNEMİNİ ŞÜKÜR DUA NAMAZ NİYAZ YALVARIŞ YAKARIŞ ANLARIDIRLAR......YATSI NAMAZININ ÖNEMİDE ÇOK FAZLADIR BÜYÜKTÜR GÜN BİTİNCE ZEVALİN ÖRTÜSÜ ÜSTÜMÜZDEKİ KALINLAŞMAKTADIR İYİCE BİZİ MEZARLARDAKİ GİBİ YANLIZ BIRAKIR GECELERDE KABİRDEKİ DUYGULARI DA HİSSETMEMİZİ SAĞLAR YATSI NAMAZIMIZIN NURLU SECDELERİ REKATLARI TÜM FAZİLETLERİYLE 5 VAKİT FARZ NAMAZ İNSANIN İÇİNE DAİME HUZUR VERİR.........

İnsan sadece namazlarını kılıp büyük günahlardan uzak durarak cenneti kazabilir mi?

EVET FARZLARI İBADETLERİ YAPIP KEBİRELERİ İŞLEMEYEN KURTULUR .......CENNETİ KAZANIR İNŞ......

Namaz kılarken aklımıza sürekli düşünceler, vesveler geliyor bundan nasıl kurtulabiliriz?

BUNDAN NAMAZDAYKEN KURTULMAK İÇİN HAFİFÇE SOLUMUZA DÖNMELİYİZ VE TÜH TÜH DİYE ŞEYTANI NEFSİ LANETLEMELİYİZ.BİRDE İKİ ELİMİZİN BAŞ PARMAĞINA BAKARAK H.Z. ADEMİN TÖVBESİNİ HATIRLAMALIYIZ İNŞ.....GEÇER ONLARDA.AMİN ECMAİN İNŞ.........

Namazı şevkle kılmak ne demektir? şevkle kılınmayan namazın sorumluluğu olur mu?
NAMAZDAN HUZUR DUYMAKTIR BUNUN DİĞER ADI.HAYIR İLLAKİ HER ZAMAN ŞEVK ALMASAKDA DEVAMLI DEVAM ETMEMİZ GEREKİYOR MÜMİNİN MİRACI OLAN NAMAZA...GÖZÜMÜZÜN NURUDUR ZATEN....NAMAZ.....

Namazın farz olduğunu bildiği halde namaz kılmayan kişi Allaha isyan etmiş asi olmuş sayılır mı?

Namazın keffareti var mıdır?

Namaz kılan bir müslümanın eşi, çocukları namaz kılmıyorsa bundan yükümlü olur mu?

Kaza namazları olan bir kişinin nafile namaz kılmasının hükmü nedir?

Bazıları türkiye darul harbd'dir diyerek cuma namazlarına gitmiyor?

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

Burdaki isyan olabilir tabikide kafir olur namaz kılmayan çünki namaz dindir dinde namazdır ecnebi olanlar zaten namaz kılmazlar........vardır kaza etmemiz gerekir kaçırdığımız namazları ........namaz kılmayan dinsiz kafir olur yaniki........tabikide olur niye yükümlü olmasınki.onları namazı öğretmek zorundadır.......yahu........kaza namazı olanın nafile kılması çok zararda olan bir durumdur.adamın önce farzlar kılıp kaza edip yapıp daha sonrada nafile namazlarını kılması gerekir.vede gerekmektedir yaniki yahu........farz kaza namazlarını kıldıktan sonra istediği kadar nafile namaz kılabilir kişi......CUMA NAMAZINA GİTMEMEKTE ÇOK BÜYÜK GÜNAHTIR ZATEN 3 KERE GİTMEYEN DİNDEN ÇIKIYOR.MUTLAKA CUMA NAMAZLARINADA GİTMEMİZ VEDE GÜZELCE KILMAMIZ DA GEREKİYOR.....selametle ve dua ile.saygılarımla.......

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

uğur' Alıntı:

Burdaki isyan olabilir tabikide kafir olur namaz kılmayan çünki namaz dindir dinde namazdır ecnebi olanlar zaten namaz kılmazlar........vardır kaza etmemiz gerekir kaçırdığımız namazları ........namaz kılmayan dinsiz kafir olur yaniki........tabikide olur niye yükümlü olmasınki.onları namazı öğretmek zorundadır.......yahu........kaza namazı olanın nafile kılması çok zararda olan bir durumdur.adamın önce farzlar kılıp kaza edip yapıp daha sonrada nafile namazlarını kılması gerekir.vede gerekmektedir yaniki yahu........farz kaza namazlarını kıldıktan sonra istediği kadar nafile namaz kılabilir kişi......CUMA NAMAZINA GİTMEMEKTE ÇOK BÜYÜK GÜNAHTIR ZATEN 3 KERE GİTMEYEN DİNDEN ÇIKIYOR.MUTLAKA CUMA NAMAZLARINADA GİTMEMİZ VEDE GÜZELCE KILMAMIZ DA GEREKİYOR.....selametle ve dua ile.saygılarımla.......

Genişletmek için tıkla ...

Namaz kılmamak büyük günahlardandır. Buna rağmen namaz kılmayan kişi kafir olmaz. Sadece günahkar olur. Allah dilerse onu affeder, dilerse cezalandırır.

İbni Âbidîn Reddü’l-Muhtar isimli eserinde namaz bahsinin baş taraflarında, “Namazın farziyetini inkâr eden kâfir olur. Umursamayarak, yani tembelliğinden dolayı kasden terk eden kimse ise fasık, günahkâr olur”
demektedir. Yani namaz kılmamak büyük günahlardandır. Büyük günahları işleyenin kâfir olacağını sadece bâtıl bir mezhep olan Mutezile mensupları söylerler. Fakat “Her bir günah içinde küfre gidecek bir yol vardır” gerçeğinden hareket ederek devamlı sûrette namaz kılmayan insanın zaman içinde îmanının tehlikelerle karşılaşacağını da belirtmek lâzımdır.



sorularlaislamiyet

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

ama hocam bir hocada nurettin yıldız hocamız bize öyle demiyor diyorki namaz dindir namazını 5 vakitte kılmayan dinsiz olur onun dini yoktur namazsız bir din islam olmaz.islam dini namazdır namazda dindir diyor burda ben nurettin yıldız hocamıza hak veriyorum.çok tecrübeli bir hoca ..kaynak sağlam...yaniki.......lütfen rica ediyorum......bende kafadan sıkıp da buraya yazmıyorum yazmadım hocamız ne derse biz ona uyarız.bizi diğerleri kuran hariç bağlamaz........selametle ve dua ile.en derin saygılarımla..........

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

uğur' Alıntı:

ama hocam bir hocada nurettin yıldız hocamız bize öyle demiyor diyorki namaz dindir namazını 5 vakitte kılmayan dinsiz olur onun dini yoktur namazsız bir din islam olmaz.islam dini namazdır namazda dindir diyor burda ben nurettin yıldız hocamıza hak veriyorum.çok tecrübeli bir hoca ..kaynak sağlam...yaniki.......lütfen rica ediyorum......bende kafadan sıkıp da buraya yazmıyorum yazmadım hocamız ne derse biz ona uyarız.bizi diğerleri kuran hariç bağlamaz........selametle ve dua ile.en derin saygılarımla..........

Genişletmek için tıkla ...

uğur, din kendi hükümlerimizi koyabileceğimiz bir alan değildir kaideler ve kurallar bellidir öncelikle Kur'an sonrasında Efendimizin hadisleriyle yolumuzu buluruz. Efendimizden sonraki dönemdeyse islam müçtehidleri islamiyet hakkındaki mevzularda yolumuzu aydınlatmıştır. Sizin hocanızın yorumunu bilemem lakin eklediğimiz bölümde gayet açıkça konu ifade edilmiştir. Kur'an-ı Kerim'de haram olan birşeyi işlediğinizde veya emirlerine itaat etmediğinizde kafir olmazsınız günahkar olursunuz. kafir olmak için Kur'an-ı Kerim'deki hükmü inkar etmek gerektir. Yani bir kişi içki içse kafir değil günahkar olur fakat aynı kişi "içki içmek haram değildir" dese işte o zaman kafir olur... İşte aynen bu şekilde namaz kılmayan kişi büyük günaha girer fasık olur fakat kafir olmaz. Namaz Allahın emri değildir derse işte o zaman küfre girer, kafir olur.

Yinede unutulmaması gereken asıl önemli nokta şudur ki; “Her bir günah içinde küfre gidecek bir yol vardır”

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz



Namazın beş vakit olmasının hikmeti nedir?

Bediüzzaman Sözler adlı eserinin 9. Söz'ünde bu sorunun cevabını kati bürhanlarla izah etmiş.


Ey birader! Benden, namazın şu muayyen beş vakte hikmet-i tahsîsini soruyorsun.
Pek çok hikmetlerinden yalnız birisine işaret ederiz.


Evet, herbir namazın vakti,

mühim bir inkılâb başı olduğu gibi,

azîm bir tasarruf-u İlâhînin âyinesi ve

o tasarruf içinde ihsanât-ı külliye-i İlâhiyenin birer ma'kesi olduğundan,

Kadîr-i Zülcelâl'e o vakitlerde daha ziyade tesbih ve tâzim ve

hadsiz nimetlerinin iki vakit ortasında toplanmış yekûnuna karşı şükür ve hamd demek olan namaza emredilmiştir.




Demek şu beş vakit,

herbiri birer inkılab-ı azîmin işaratı

ve icraat-ı cesîme-i Rabbâniyenin emaratı

ve in'amat-ı külliye-i İlahiyenin alâmatı olduklarından;

borç ve zimmet olan farz namazın o zamanlara tahsisi, nihayet hikmettir... (Sözler)

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

Namaz kılarken aklımıza sürekli düşünceler, vesveler geliyor bundan nasıl kurtulabiliriz?
Şunu bilmek lazım ki namaz müminin miracıdır.Namazda aklımıza gelen türlü evham vesvese benzeri takıntıları, takıntı yaptığımızda sıkıntı olur...Namazın sıhhatine hiç bir manisi olmayan bu vesvese türü şeylerin önemsenmediğinde kendiliğinden geçeceğini göreceğiz.Ancak çok hassas bir bünyeye sahip isek,bu türlü veseveseler sadece namazda değil,günlük hayatımızda da bizi sıkıntıya sokabilecektir..
Namazı biz ruhani aşk ve şevk ve lezzeti için değil,her türlü sıkıntıya düçar olsak dahi terk etmez isek,sadece Allah'ın rızasını gözeterek ikame edersek makbuldür.Unutulmamalıdır ki güzel olan hep zorların verasında mahfidir...vesselam...

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

Ben namaz kılarken aklıma zararlı ya da meşgul edici şeyler gelmesin diye ya da geldiğinde hemen Peygamberimiz veya peygamberlerle namaz kıldığımı farzederek ya da aynı anda sanki başka bir dua ediyormuş gibi zihnimi meşgul etmeye çalışıyorum. Faydalı oluyor. Denemenizi tavsiye ederim.

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

Mustafa Kalkan' Alıntı:

Ben namaz kılarken aklıma zararlı ya da meşgul edici şeyler gelmesin diye ya da geldiğinde hemen Peygamberimiz veya peygamberlerle namaz kıldığımı farzederek ya da aynı anda sanki başka bir dua ediyormuş gibi zihnimi meşgul etmeye çalışıyorum. Faydalı oluyor. Denemenizi tavsiye ederim.

Genişletmek için tıkla ...

Maşallah..

Alimlerimizin öğütlerine baktığımızda ise bunun önüne geçebilmek için ortak söyledikleri şey ise kılacağımız namazın son namaz olduğu ve Allahın huzurunda bulunduğumuz şuuru içerisinde kılmak. Bunu bilinçli ve gayretli bir şekilde şuurumuzda yer edersek kılacağımız namaz bizlerin miracı olacaktır..

Namaz kılıyorum ancak lezzet alamıyorum diye mabeynimizde kendi kendimize mulahazalarımızda olabiliyor. Bu hususta buna işaret ediyor. Eğer biz namazı farz borcumuzu eda edeyim borcumdan kurtulayım veya bir zorakilik içinde kılarsak o zaman namazın hakikatine çıkamayız hem çıkamadığımız gibi o namaz bize burak misali bizi miraca Allahın huzuruna çıkartamaz ve insanı kamil edemez, edemediği gibi bir nefsimizi dizginletmez, nefsimizi terbiye edemeyecektir de. Edemediği için de nefsimiz sıkılacak ve bunalacaktır. Ruhumuz, kalbimiz, aklımız ve hakeza diğer manevi hissiyatlarımız lezzetinden de mahrum olacaktır. Kayıp için de kayıp zarar içinde zarar olacaktır.

Gayret ve ciddiyet, samimiyet ve iştiyak ibadet ve taatte olmazsa olmazlardandır. Kendi mabeynimizde kendimizi hesaba çekelim namaz ve ibadette ne kadar gayretliyiz ne kadar ciddiyiz. Buradaki ciddiyet suratı asmak manasında değil, devamlılık manasındadır. Ben Allahın bir kuluyum bu ibadeti şükür için onun rızası için yapıyorum (niyet ettim Allah rızası için) derken ne kadar samimiyiz? Ne kadar iştiyak duyuyoruz?

Marifetullah ve muhabbetullah merdiveninde basamakları çıkmak için bir müminde olması gereken sünneti seniyeyi muhamediye a.s.v ittibadır. Farzları eda edeyim benim borcumdur diye bir kulluk yavan bir kulluktur yapılan ibadet lezzetsiz bir ibadettir, balsız bir kahvaltı yağsız bir yemek gibi.. Onun için Resulu Zişan a.s.v efendimizi iyi anlamak ve hayatını ve yaşantısını ve hallerini yani ahvalini, akvalini ve efdalini tatbik ve tasdik ederek ona göre yaşamaya gayret ve ciddiyet yada samimiyet ve iştiyak etmeliyiz..

İşte o zaman yediğimiz yağlı çorbadan ve ya ballı kahvaltından ne lezzet ve şevk alıyorsak işte öyle de ibadette ve taatta bin misli yüz bin misli lezzetler almamız mümkün olacaktır..

Batıl ile iştigal safi zihinleri idlaldir diyen Ustadımızın bu sözünü unutmamak ve sünneti seniyyeye sımsıkı sarılarak her an ruhumuzu dinamikte ve teyakkuzda tutmalıyız. Allaha ne kadar muhabbet ediyorum madem muhabbet ediyorum onun mukayesesinde ne kadar resulu a.s.v efendimize ittiba ediyorum.

Bu husus Risale-i Nurlarda çok yerlerde bahsedilmesinin hikmeti imanın hakikatine çıkarttığından. Onun için çokca Kur'an okumalı ve çokça Risale-i Nur okumalı.. İşte o zaman abd inkişaf olur peyda eder vuku bulur, insanı kamil olur olacaktır olması için bütün sebepler ortadır..

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

ebrar172' Alıntı:

uğur, din kendi hükümlerimizi koyabileceğimiz bir alan değildir kaideler ve kurallar bellidir öncelikle kur'an sonrasında efendimizin hadisleriyle yolumuzu buluruz. Efendimizden sonraki dönemdeyse islam müçtehidleri islamiyet hakkındaki mevzularda yolumuzu aydınlatmıştır. Sizin hocanızın yorumunu bilemem lakin eklediğimiz bölümde gayet açıkça konu ifade edilmiştir. Kur'an-ı kerim'de haram olan birşeyi işlediğinizde veya emirlerine itaat etmediğinizde kafir olmazsınız günahkar olursunuz. Kafir olmak için kur'an-ı kerim'deki hükmü inkar etmek gerektir. Yani bir kişi içki içse kafir değil günahkar olur fakat aynı kişi "içki içmek haram değildir" dese işte o zaman kafir olur... Işte aynen bu şekilde namaz kılmayan kişi büyük günaha girer fasık olur fakat kafir olmaz. Namaz allahın emri değildir derse işte o zaman küfre girer, kafir olur.

Yinede unutulmaması gereken asıl önemli nokta şudur ki; “her bir günah içinde küfre gidecek bir yol vardır”

Genişletmek için tıkla ...

işte hocam bende onu anlatmaya çalışıyordum aslında küfre giden yol oluyor namaz kılmayınca eskiden namaz kılmayanlara da kafir gözüyle bakılıyormuş...bunu ben anlatmak istemiştim hakikatte...yaniki herşeyin hayırlısı olsun selametle ve dua ile.en derin saygılarımla........

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz




[YOUTUBE]eD7-z5adJ3M[/YOUTUBE]

Cevap: Risale Soru Cevap 6 : Namaz

anlamlı bir video