sigara ve hükmü

osman43

Well-known member
DİNİ AÇIDAN SİGARA

Dini meseleleri incelemekte mahareti bulunan ilim erbabı, tütünün insan sağlığında yaptığı maddi ve manevi tahribatı,dikkate alarak haram olduğu neticesine varmışlardır. Devri Saadette ve müctehidlerin devrinde sigara yoktu. Bu sebeple sigara içmenin hükmünde farklılıklar yapmaktadır.İslam alimlerinin görüşlerinde ortaya çıkan değişik hükümler meselenin tetkikinde seçilen noktayı hareketin birbirinden farklı olmasında ileri gelişmiştir. Geçmişte fukaradan bir kısmının sigaranın mubah ya da mekruh olduğunu söyleyenlere gelince; bu konuda onları mazur görebiliriz. Çünkü o yıllarda tıbbi araştırmalar sigaranın zararları tespit edememiştir. Fukaha bu görüş ve hükmünü "Eşyada asıl olan ibahadır." kaidesine bağlıyor idi. Ama tıp bunun bedene olan zararlarına keşfedip ortaya koydurtan sonra artık aynı hükmü verenleri maruz göremeyiz. Uzmanların yaptığı ciddi araştırmayla sigaranın doruğa yükselen zararlarının ferdi ve cemiyeti menfi yönde tesir aldığı ortaya çıkınca artık sigaranın mekruh yada mubah olduğu hakkında bir tereddüde gerek ve yer kalmamıştır. Sigara içmenin haram olduğu bugün çok açık ortaya çıkmıştır. Onu itiyat etmenin günah olduğu tahakkuk etmiştir. Sigara kullanmakta İslam dininde haram olduğu bilinen israf başkasına zara verme uyuşturucu vardır. SİGARANIN İSRAF OLUŞU

Malın israf edilmesi İslam Dininde haram kılınmıştır.İsrafın haram olduğu bildiren ayeti kerimelerin bazısını zikredelim.

"Yakınına,düşküne,yolcuya hakkını ver,elindekileri saçıp savurma"

"Onlar sarfettikleri zaman ne israf ederler ne de cimrilik:ikisi arasında orta bir yol tutarlar."

"Yiyiniz,içiniz israf etmeyiniz. ALLAH (C.C) israf edenleri sevmez."

"Muhakkak ki saçıp savuranlar şeytanın kardeşidir."

Peygamber Efendimiz (S.A.V.) de malın boş yere harcanmasını yasaklamıştır. İliç şüphe yoktur ki sigarada vücuda gıda veren hiç bir şey yoktur. İnsan sağlığına zararlı binlerce zehirden en tehlikelisi nikotindir.Nikotin bazı haşeratin itlafında, ilaç imalinde kullanılmakta ise de ağrıları dindiren, yaraları tedavi eden tek kelime ile şifa verici bir maddeyi içinde bulunduran ilaç imalatında kullanılmamaktadır. Sigara gıda değilse, şifa vermiyorsa ve hiçbir derde deva olmuyor ise bilakis insan sağlığına son derece zarar veriyorsa ona verilecek para elbette israftır. SİGARANIN BAŞKALARINA ZARAR VERMESİ

Sigara onu kullanmayanlar içim tiksindirici kokusu ve rahatsız edici dumanı ile eziyet vericidir. Bundanda öte sigara dumanı çevresinde bulunan insanların sıhhatini menfi yönde etkilemekte, sağlığı zarar vermektedir. Son yıllarda yapılan araştırmalarda, kendisi doğrudan sigara içmemekle birlikte sigara içilen mahallerde bulunduğu için duman soluyan, pasif sigara içicilerinin de akciğer kanseri hususunda büzük bir risk altında bulundukları tesbit edilmiştir ki; bunların riski hiç sigara içmeyenlerden iki kat daha fazladır.

Hiç bir Müslüman diğer müslümana zarar vermez. Eziyet etmez. Sigara bilhassa cemaatle namaz kılınan yerlerde ve benzeri topluluklarda hem müslümanlara hemde vazifeli meleklere, ruhanilere eziyet verir. Namaz da sigara içmeyen çok kimsenin huşu ve huzurunun bozulmasına sebeb olur. Binanaleyh Efendimiz (S.A.V.) kendisinde soğan ve sarmısak kokusu bulunan bir adamı Cennetül baki kabristanlığından çıkarmış ve soğan ve sarmısak kokusu ile cemaate katılmamasını emir buyurmuştur. Peygamber Efendimiz (S.A.V.) soğan ve sarmısağı kasdederek "Kim bu çirkin kokulu bitkiyi yerse mescideimize yaklaşmasın. İnsanlara eziyet veren bu şey meleklere de eziyet vermektedir" buyurmuştur.

Yine bir hadisi şeriflerinde "Kim bu bitkiyi yerse mescidimize yaklaşmasın samısak kokusu ile bize eziyet etmesin", diğer bir rivayette de; "Bizimle birlikte namaz kılmasın" buyrulmaktadır.

Hadisi Şeriflere binaen Peygamber Efendimiz (S.A.V.) soğan ve sarmısak yiyen kimselerin başkalarına eziyet vermemesi için cemaate katılmamasını emretmiştir. Malumdur ki rahatsız etme bakımından sigaranın kokusu soğan ve sarmısağın kokusunda daha az değildir. Sigaranın kokusunun başkalarını rahatsız ettiği şüphesizdir. Hele hele sigara dumanının ictimai hayatta, otobüste, kapalı yerlerde rahatsız ediciliği ise daha da tiksindirici ve eziyet vericidir.

Cabir (R.Anh)'dan rivayet olunan şu Hadisi Şerifte İslamın başkasına eziyet etmeği açıkca yasakladığını gösteriri. "Kim bir müslümana eziyet ederse bana aziyet etmiş sayılır. Bana eziyet eden Allah (c.c.)'a eziyet etmiş sayılır." Bir başka hadisi şerifte de "Her eza veren cehennemdedir" buyuruluyor. Hadisi Şeriflerde görüldüğü gibi insanlara eziyet vermek haramdır. Dinimizde "zarar uğrama ve başkasına zarar verme yoktur" düsturu bunu ifade etmektedir. SİGARANIN UYUŞTURUCULUĞU

Sarhoşluk ve uyuşturuculuk veren şeylerin haram olduğuna delil Şehr Bin Havşebe'nin Ümmü Seleme validemizden naklettiği "Resulüllah muskir ve müftir herşeyi yasakladı" hadisi şerifidir.

Hadisi Şerifin metnindeki muftir kelimesini ibni Kesir "İçildiği zaman vücuda hararet veren uzuvlarda kırıklık güç azalması, göz kapaklarında mahmurluk ve zayıflama meydana getiren şey" diye açıklamıştır.

Bilhassa tiryaki olmıyanların üzerinde tütünün tesiri incelendiği zaman vucüdda bir gerginlik, göz kapaklarında bir ağırlık ve mahmurluk hali gerilen uzuvlarda bir gevşeme hali olduğu açıkca anlaşılmaktadır. Günümüzde sigara her ne kadar yuşturucu maddeler arasında sayırmıyor ise de diğer uyuşturucu maddelere alışkanlık kazandırmada başlıca etkin olarak kabul edilmektedir. Baş dönmesi, bulantı, baygınlık, kaslarda gecşeme v.s. bunlar arasındadır.

İslam dini harama giden, insanı harama düşürecek bütün yolları kapamıştır. "İçki bütün kötülüklerin anasıdır" derken içkinin içilmesini yasaklamış. Dolaysıyla da diğer kötülüklerin işlenmesinede engel olmuştur.

Binaenaleyh, bazı yönleri ile uyuşturucu maddelere benzeyenuyuşturucu olması bile en azından onlara alışkanlık kazanılmasına sebep olan sigara da uyuşturucular sınıfına dahil edilmelidir. Tarihin bir döneminde basit bir alışkanlık göstererek ona göz yumanlar bugünün neslinin esrar, eroin, afyon gibi uyuşturucuların kucağına düşmesine sebeb olmuştur. Öyle ki bugün sadece Amerika'da 33.5 milyon uyuşturucu tutsağı vardır. Çocuk cesedleri ile uyuşturucu kaçakcılığı yapılmaktadır. Bütün bunların temelinde ise çok basit gibi görünen sigara alışkanlığı yatmaktadır. Bilhassa bugün esrar sigaranın içine konularak içilmektedir.

Plip Morris firmasının ürettiği Marlboro'ya bu sigaraya karşı alışkanlık yapan, kullanımı yasaklanmış bazı kimyasal maddelerin karıştırıldığı tesbit edilmiştir.

Malboro'da uyuşturucu madde bulunduğunu da iddia eden yüksek trajlı Alman dergilerinden "Der Spiegel" bu durumun sigaranın satışını önemli ölçüde etkilediğini yazdı. Bütün bu gerçekler karısında ihtiyatla hareket etmek, şüpheli şeylerden uzaklaşma inanan insanın vazgeçilmez ölçüsüdür. İSLAM ALİMLERİNİN SİGARA VE TÜTÜNLE ALAKALI BAZI NAKİLLERİ

Büyük alim ve mutasavvıflardan İsmail Hakkı Bursevi (K.S.) Hazretleri Ruhu-l Beyan Tefsiri'nin 1. Cildinin sonunda teracimi ahvalini verirken Türkçe olarak şöyle yazıyor. Biraz sadeleştirerek aşağıda naklediyoruz:

Şam'da iken Şeyh Ekber (K.S.) bir kaç kere temessül (Bir şekil ve surete girerek gözükme) edip; öyle ki halk ona yaprak (tütün) der. O bizim yanımızda pis ve haramdır. buyurdu. ve şeyhimden de duydum ki; "Tütün içen nefsani ve şeytanidir."

Yine İsmail Hakkı Hazretleri hazzırladığı Hadisi Erbaiyn'in 6. Hadisi Şerifinin Şerhinde şöyle buyuruyor: "Bir şeyin zararı asli fıtrata ( yaratılışa) dokunuyorsa diğer zararlılardan daha çirkindir. Mesela tütün gibi ki bunun zararı doğrudan fıtrat-ı asliyedir. İbadetlere karşı bir ağırlık ve isteksizlik meydana getirir."

Ruhul Beyan'da Vakıa sursinin 43. ayet-i kerimesinin tefsirinde ise "Diğer tefsirlerde tarif edildiği gibi bu tütün haramdır." buruluyor.

" ﻮﻈﻞﱡ ﻣﻦﯾﺣﻣﻮﻢ " Ayetinin manası: "Ve bir de kapkara dumandan bir gölge içindedirler." Alacasız, düz siyah yani kapkara dumandan bir gölge var. "yahmum" dumandır. Kamusta olduğu gibi: "Humme" den müştak yef'ulün vezninde, her şeyden siyah manasınadır ki bu da kömürdür. Nitekim Arap, siyahlık şiddetli olduğu zaman; "eşyede yahmumun" der.

Dahhak buyudu ki:
"- Cehennem ve cehennem ehli simsiyahdırlar. Ve orada her şey simsiyahdır... Bundan dolayı, cennette vücuttaki ben, kirpiklerin bittiği yer ve kaşlardan başka siyahlık yoktur."

Fakir (İsmail Hakkı Bursevi Hz. k.s.) der ki: -Burada şu asrımızda yayılmış olan tütüne içmekten tahzir (sakındırma) vardır. Çünkü bu içildiğinde, dumanı yükselir ve içinin üzerinde gölge gibi olur. Bununla beraber içinde çokça gaileler yani sıkıntı verici şeyler meydana gelir.. Gerçi bunun burada anlatılmasının yeri değildir. Biz müptela olana Allah (c.c.)'tan afiyet dileriz. (Mevla o kişiyi ondan kurtarsın). Çünkü bu tab-ı Selimenin pis ve çirkin gördüğü bir şeydir ki diğer tefsirlerde de inceden inceye anlatıldığı gibi haramdır.

Büyük hadis alimlerinden Mahmud Muhammed Hattab Es-Subki, El-Menhelü'l-Azbü'l-Mevrud Şerhu Süneni'l-imam Ebi Davut isimli eserinde sigaranın zararlı ve aramlığı ile alakalı geniş izahlarda bulunur ve hulasa olarak şöyle der:

"Sigaranın haram olduğu bir gerçektir... Bunun haramlılığı, doktorların raporlarına göre, sıhhatte zararlı olduğundandır. Şüphesiz zararlı bir şey, alimlerin ittifakı ile haramdır. Sigara, yalnız içenlere değil, içmeyenlere de eza (sıkıntı) verir... Melekler de çok rahatsız olur..."

Son devrin büyük alim ve fazıllarından Mehmet Zihni Efendi merhum da Ni'met-i İslam isimli eserinde şöyle bahseder: "Öyle şeyler vardır ki, onlar vücuda faydalı olmak şöle dursun netice itibari ile bedeni harap ettiği halde fazlaca iştah ve istek duyulur. Bundan dolayıdır ki bu gibi şeyler oruçlu iken kullanılırsa hem kaza hemde keffaret lazım gelir. Mesela tütün gibi... Esrar içmek ve afyon yutmak da bu nev'i dendir... Ve hepsi haramdır. Müslümana yakışan ise, haram, mekruh ve şüphelilerden kaçınmaktır. Zira dinimide yasaklardan kaçınmak emirleri yerine getirmekten bile üstündür."

Şafii mezhebi alimlerinden Kalyubi bir din alimi olduğu kadar tabib idi. Bu muhterem zaat iki ilimdeki dirayeti ile tütün içmenin haramlığına hükmetmiş bulunmaktadır. SON DEVRİN DİN ALİMLERİNDEN EBUL-FARUK SÜLEYMAN HİLMİ SİLİSTREVİ (K.S.) HAZRETLERİNİN BU MEVZUDAKİ BEYANLARI

Malum olsun ki; şeriatte izaai mal, kesreti sual haramdır. Bu makamda izaai'den murad, emvalin dünya ve ahirete faidesi olmayarak sarf ve istihlakıdır. Bu kabil sarfiyat ve istihlakatı umumiye muharremdir.

Sigara istimalinde hürmeti mezküre tamami ile sabit ve mütehakkaktır. Çünkü sigara istimalinde menfaati dünyeviyye yoktur. Bilakis mazarrat hakimdir. Öyle mazarrat ki ondan bedene cismaniyyete hasıl olan ilel ve emrazının ref' ve izalesi bir zaman sonra daha elde edilmemesini muciptir.

Manevi mazarratı ise bağdat etmekle bitmez. Manii terakkidir. Rayihasından ervahı tayyibe muazzeb olurç Vesaiti rahmet olan ervahı mezkurenin temasını yani alakai ruhaniyyelerini men eder. Bu büyük bir musibettir.

Şu halde sigara içmek manen ve madden muzırdir, haramdır. Haram Allah (C.C.)'ın nehyettiği emirdir. Ona musır olanlar, emrine isyan ve muhalefet edenlerdir. İş bu neticeye müncer olur. Yevmiye 25-30 sigara içenler günde bu sebeble Allahu Tealaya 25-30 defa muhalefet ediyor haram irtigab eyliyor demektir. EBU'L HASAN EL-MISRİ, EL-HANEFİ :

Sahih nakli hükümler, açık nakli deliller tütünün haramlığını ilan etmektedir. Tütünün ortaya çıkışı 1000 yıllarındadır. İlk çıktığı yer ise yahudi, mecusi ve hrıstiyan cemaatlerin yaşadığı yerlerdir. Tütünü ilk defa kendisinin hekim olduğunu iddia eden bir yahudi batıya getirmiş, insanlara tütünü kullanmalarını söylemiştir. Anadoluya tütünü getiren "Etkelin" adında bir hrıstiyandır. Sudan şehirlerinde ise tütünü ilk defa ortaya çıkaran bir macusidir. EŞ-ŞEYH ABDULLAH BİN MUHAMMED BİN ABDULVEHHAB :

Hanbeli hukukçularındandır. Nargile üzerine kendisine tevcih edilen bir suale şöyle cevap vermiştir:
"Rasülullah'ın hadislerinden, ilim ehlinin eserlerinden öğrendimize göre, bu zamanda çok kullanılan tütünün haram olduğu açıktır. Bize göre anlatılanlarla ve müşahede ile, tütünün vücut üzerinde diğer uyuşturuculara benzer etkişleri vardır. Özellikle çok içildiğinde meydana gelen baş dönmesi ve baş ağrısı, mide bulantısı, halsizlik gibi durumlar sarhoşluğa yakın şeylerdir. Serhoşluk veren şeylerin haramlığı ise kesindir." NECMUL'L-GUZZİ EŞ-ŞAFİ'İ:

Tütün sonradan ortaya çıktı. Onun ortaya çıkışı, Hicri 1015 senesidir. Tütün içen onun sarhoşluk vermediğini iddia etse bile o uyuşturucudur.

"Rasülullah (S.A.V.) her serhoşluk vereni ve uyuşturucu olanı kullanmayı yasakladı." Hadisi Şerifine göre tütün haramdır. Tütünü bir defa kullanmak büyük günah olmasa bile devamlı kullanmak büyük günahlardan sayılır.

Bazı alimler, küçük günahlar aşağıda sayacağımız beş şeyden biri ile büyük günah haline gelir, demektedirler.
1 - Küçük günahlar üzerinde ısrar edilirse onu büyük günah haline getirir.
2 - Küçük günahlara lakayd kalmak, ehemmiyet vermemek, hafife almak.
3 - Küçük günahı, büyük günaha kıyas ederek ferahlanmak sevinmek.
4 - İşlemiş olduğu küçük günahla insanlar arasında iftihar etmek.
5 - Küçük günahın bir alimden, kendisine uyulan bir rehber kimse tarafından işlenmesi de büyük günah olması gerektiren bir durumdur.
OSMAN PAZARİ

Pazari, sigara hakında "habis" tabirini kullanarak şu izahati yapmaktadır: Amma zamanımızda talebelerin çoğu tütün habisini içiyorlar. O tütün ki " (O peygamber) onlara pis şeyleri haram kılar." ayet-i celilesine dahildir. ABDÜLAZİZ AD-DERBAĞ

Abdulaziz Debbağ tütünün zararlarını anlatarak haram olduğuna hükmeder. Allah (C.C.) zikirden insanları alıkoyduğunu, meşgul ettiğini ve kötü kokusuyla meleklere eziyet verdiğini ifade eder.

Kendisine soğan ve sarmısağın kerih görülen kokusundan sorulunca, cevaben: her şeyin insanoğlu için yaratıldığını söyleyerek, faydalı şeylerden istifade edilmesi gerektiğini, zararlı maddelerden de kaçınılması gerektiğini ifade etmiştir. Soğan ve sarmısağın bir çok faydaları olduğu faakt sigaranın vücuda çok zararlı olduğu, dolaysıyla ikisinin aynı kefeye konulmayacağın ifade etmiştir. Çok kimsenin ise "bırakmıyorum" demesi gibi basit mazeretlerle ölüme kucak açtığını teessüfle anlatmaktadır.

Daha sonra velilerin başından geçen şöyle bir hadise nakleder. Velilerden bir grup, çeşitli pisliklerden dolayı kötü kokan bir şehre girerler. Çok az bir zaman sonra ise adeta kaçar gibi o beldeyi terkederler. Zira kötü koku yüzünden melekler onlardan ayrılmış, o şehre girmemişlerdi. Bunu basiretleriyle sezen veliler ise kurtuluşu o meleksiz beldeden ayrılmakta görmüşlerdir.

Meleklerin bir mü'minden ayrılmasının ne kadar büyük bir tehlike olduğunu ancak akl-ı selim ve basiret sahipleri anlar diyen debbağ, böyle bir kimseyi silahsız silahsız olduğu bir anda ansızın düşmanıyla karşılaşan bir acize benzetir. Melaike-i Kiramın bir mü'minden ayrılmasının tehlikesini anlatırken haşyet verici ürpertici şu hakikatı da şöyle dile getirir.

Bir toplulukta herhangi bir günah işlenince melekler oradan uzaklaşır, ayrılır. Melekler gidince gidincede şeytan ordusuyla birlikte oraya gelir, konaklar. Günah işleyenlerin imanları o anda, rüzgarlı bir havada yanan her an sönmeye mahkum bir kandil gibidir. Binaenaleyh, her an iman nurunu söndürme ihtimali bulunan hak katında Mü'mini mes'ul duruma düşüren bütün kötülüklerden uzak durmamız gerekir. Çünkü her günah küfrün adeta bir postacısıdır. Her günahta insanı küfre götürecek bir yol, bir menfez vardır.


Hulasa; bir mes'ele hakkında helal ve haramlık hükümleri toplanacak olursa haramlık hükmünün galip olacağına dair kaide-i külliye dikkate alındığı zaman sigara içmekle alakalı değişik hükümler arasında haramlılığı tercih etmek ihtiyata muvafık bir davranış olacaktır. Muhtelif görüşlerin ortaya durum vardır; şüphe Hadisi Şerifte "Kim şüpheye düşecek olursa harama da düşer." buyrulmuştur. bunun gibi haramlık ve mübahlık hükmü bir mes'elede içtima ederse haramlık yönü tercih edilmelidir.

Sigara maddi ve manevi zararlarını açıkladıktan sonra risalemize zahiri ve batıni günahlardan bizi nehyeden ayeti Kerime ile nihayet veriyoruz. Cenabı Hakk buyuruzır ki: "Günahın zahiri de batınını da terk ediniz. Günah işleyen, işledikleri günahın karşılığını görecektir."
(alıntı)
 

TaLHa

Nur-u Aynım
Yönetici
"Tütün içen nefsani ve şeytanidir."



vay be üstad şeytani ve nefsaniymiş... ???

Tarihci biraz daha dikkatli olalım üslubda... Muhattabınız akanınız değil. Bir islam alimidir bu nedenle onların hareketleri ve davranışlarındaki sebebleri göz önünde bulundurmak gerek (Gerekli açıklamada zati mevcuttur)....Bahsi mevzu olunan sözü ise kim kime neden ve niçin sölemiş olduğuna bakabilirsiniz..
 

efe43

Well-known member
"Tütün içen nefsani ve şeytanidir."



vay be üstad şeytani ve nefsaniymiş... ???

konunun üstadla ne alakası var sayın tarihçi üstad sigara savunucusumuda böyle bir tabir kullanıyorsunuz üstadın savunduğu davayla alakalı olmuş olsa söylenen neyse sizin şu yazınızla üstadın işigücü sigara olmuş anlayacak insanlar ben o yazıda üstadla alakalı bir gönderme hissetmedim.ne demek istemiş olsanızda çok kötü olmuş...
 

Tarihci

Marmara Tarih
sizler benden daha fazla üstadı sevmiyor, ben de en az sizler kadar üstadı seviyorum..

Tütün içen,nefsan ve şaytanidir,, denilmiştir..

"Tütün içen" ibaresi, tütün kullanan herkesi içine alan bir ifadedir.. Üstadımız da tütün içmiştir dolayısıyla bu tabirin muhatabları arasına girmiştir.. Üstad burada "şeytani ve nefsani" zümresine dahil edilmiştir.. Alakası buradadır.. Birinin üstadıma şeytani ve nefsani demesi bana ağır gelir ve ben bunun üstadımla alakasını da bu şekilde çok kolayca görebiliyorum.. bunu görmemek için çok safdilli olmak gerekir..

şeytani ve nefsani tabirleri yani o uslup bana değil söyleyene aittir. "Vay be" ise şaşkınlığımı dile getirdiğim ünlem sözcüklerimdir, gayri ciddi bir maksadla yazılmamıştır..
 

nurhadimi

üye Sorumlusu
hımm galiba bu mevzu benim yüzümden başladı hepinizden teker teker özür dilerim tekrar edelim bu yazıyı günümüz sigaraları için geçerlidir
 

leylak

Active member
zararının farkında olmayıp gaflet içinde içenlerle zararının farkında olup kurtulmak için adeta nefsiyle savaşan din kardeşlerimizi RABBİM en hayırlı en güzel vede en kolay şekilde bu illetten kurtarsın(tabi bütün zararlı alışkanlıklardanda)AMİN
 

GÖNÜLSIZIM

Well-known member
ewet haklısınız onlar içinde kolay değil bırakmak ama istedikten sonra yapılmayacak bişey yoktur hele bu Rabbimizin bizden istediği şeyler de olunca hiç bi bahane yoktur bırakmamak için....
 

Tövbekar1

Well-known member
bu yazdığım cevabı okuyup; bu cevaba binaen, sigaranın zararlı olduğunu düşünen kardeşlerimin, ismimi zikrederek, şahsıma bırakmam için dua etsinler....
 

nurhadimi

üye Sorumlusu
bu yazdığım cevabı okuyup; bu cevaba binaen, sigaranın zararlı olduğunu düşünen kardeşlerimin, ismimi zikrederek, şahsıma bırakmam için dua etsinler....


farkındasınız, inşaallah elem de duyarsınız ;)

şimdi sigara için kullandığım tabiri kullanırdım ama size ayıp olmasın diye ona zıkkımlık dmeyecem:022: içmeyin abim

sizden gayret ALLAH nasip edecektir
 

VUSLAT

Well-known member
Allah'ın(c.c) verdiği bedene ihanet...(şahsi düşüncem)

sigarayı bırakmak isteyenlere önerim...

bizim yan komşu kül tablası gibiydi...
yani ne zaman görsem elinde sigara...
yaşıda belki 55 i geçmiştir...
şimdi sigarayı bırakmış ben çok hayret ettim nasıl bıraktı diye...
hanımına sordum...
sigortanın açmış olduğu sigarayla mücedele bölümüne gitmiş...
bant vermişler onu yapıştırmış...
çünkü birden bırakması da sağlığını tehtid ediyormuş...
her gördüğümde soruyorum kaç gün oldu diye...
3 buçuk ay olmuş...
ve üstelik sigara içilen ortamlarda bile rahat duruyormuş canı çekmiyormuş...
yani önce kendi bırakmayı istemiş...
sonrada doktor yardımı almış...

eğer gerçekten bırakmak istiyorsanız...
bana kalırsa doktor yardımı alın...


sigara içenler için de; Allah(c.c.) yardımcınız olsun...
inşaAllah tez zaman da bırakırsınız...
yediklerinizden tad almanın keyfine varırsınız...
 
Üst