Facebook Gerçeği-Perde Arkası

bardak

Well-known member
Sizin de bir Facebook hesabınız var mı? Yakında almayı düşünüyor musunuz? Çevrenizdeki pek çok arkadaşınız çoktan Facebook’a geçti mi? Size de gelmeniz için pek çok davetiye yolluyorlar mı? O halde aşağıda yazılanları dikkatlice okuyun:
Özel hayatınızın gizliliğine dair neleri riske attığınızın farkında mısınız?

Facebook’ta en sevdiğiniz müzikleri, kitapları ve filmleri belirtmenizin yanısıra bu sitede sizinle ve yakın çevrenizle ilgili ev ve iş adresleri, doğup büyüdüğünüz yerler, telefon numaralarınız, e-posta adresleriniz, katıldığınız kulüpler, çalıştığınız işler, eğitim geçmişiniz, cinsel eğilimleriniz, ilgi alanlarınız, günlük programınız, arkadaşlarınızla ilişkileriniz, fotoğraflarınız, politik eğilimleriniz ve daha pek çok bilgi yer alıyor. Pek çok kişi bu bilgileri seve seve veriyor ve hizmet anlaşmasını okumadan onaylıyor.
Facebook gizlilik politikasına göre, “gazeteler, MSN chat, google talk, ICQ gibi anında mesajlaşma servisleri gibi yerlerden de bilgi topluyor. Bu bilgi, web sitesini kullanmanızdan bağımsız olarak toplanıyor.”
Bunun korkutucu olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Facebook Hizmet Anlaşmasına göre web sitesine üye olmakla otomatik olarak Facebook’a tüm bilgilerinizi her türlü şekilde kullanma ve buradan yeni türettiği servislere de bu bilgileri aktarma hakkını vermiş oluyorsunuz ve bu geri çevrilemez bir hak.
Facebook’un ‘pulse’ özelliğini gördünüz mü?
Bu ‘pulse’ özelliği sayesinde Facebook üniversite öğrencileri ve benzeri gruplar üzerinden çok detaylı istatistikler oluşturabiliyor.
Mesela tutucu politik görüşlere sahip kadın öğrencilerin dağılımı.
Veya öğrenci gruplarının en çok sevdiği ilk 10 film.
Veya Gönülçelen’i kısa süre önce okumuş öğrenci grupları.
Facebook’un tüm bu ve benzeri bilgileri işbirliği yaptığı ’sorumlu’ şirketlerle paylaşma hakkı var.
Şirketlerin pazarlama departmanlarının bu tür istatistik bilgilerle ne yaptıklarını herhalde tahmin edersiniz.
Siz mi Facebook’u kullanıyorsunuz, yoksa Facebook mu sizi kullanıyor?
Peki hepsi bu kadar mı?
Facebook’a ilk ciddi yatırım PayPal’ın da kurucusu olan risk sermayedarı Peter Thiel‘dan geliyor ve bu rakam 500.000$. Thiel aynı zamanda radikal muhafazakar bir grup olan Vanguard patch‘nin de yönetim kurulu üyesi.
Facebook’a ikinci risk sermaye yatırımı ise Accel Partners‘tan geliyor: 12.700.000$.
Accel Partners yöneticisi James Breyer, daha önce NVCA (National Venture Capital Association - Ulusal Risk Sermayesi Birliği) yönetim kurulunda görev almış. Breyer burada Gilman Louie ile birlikte çalışmış. Louie ise In-Q-Tel‘in Yönetim Kurulu Başkanı.
In-Q-Tel, 1998 yılında CIA desteği ile kurulmuş bir risk sermayesi (venture capital - VC) firması. Ağırlıklı olarak veri madenciliği ile ilgili şirketleri destekliyor.
Bu arada James Breyer aynı zamanda BBN Technologies firmasının da yönetim kurulunda hizmet etmiş. Bu firma Internet ile ilgili pek çok kilit teknolojiyi geliştirmiş firmalardan biri.
Ekim 2004′te Dr.Anita Jones da BBN Technologies firmasına katılıyor ve Gilman Louie ile çalışmaya başlıyor.
Dr. Anita Jones BBN’ye katılmadan önce ne yapıyordu? Jones, In-Q-Tel yönetim kurulu üyesi idi ve ABD Savunma Bakanlığı’na bağlı olarak Savunma Araştırmaları ve Mühendisliği Yöneticisi (Director of Defense Research and Engineering) olarak çalışmıştı.
DARPA yöneticilerinden olan Dr. Anita Jones Bilgi farkındılığı ofisi (IAO) ile de bağlantılı idi.
IAO nedir?
Information Awareness Office (IAO), ABD İleri Savunma Araştırmaları Projesi Ajansı (DARPA) Ocak 2002′de kurulmuş ve ulusal güvenliğe karşı tehdit oluşturabilecek eylemleri takip edebilmek için bilgi teknolojilerinin kullanılmasını hedefleyen projeleri bir çatı altında toplayacak bir oluşumdu. Gelen eleştiriler ve olumsuz kamuoyu sonucunda IAO’nun ödenekleri ABD Kongresi tarafından 2003 yılında kesildi. Ancak IAO çatısı altında geliştirilmeye başlanan projeler halihazırda farklı isimlerle fonlanmaya devam ediyor.
IAO’nun yaptığı merkezi veri biriktirme işlerinden sadece birkaçını saymak gerekirse:
Internet aktiviteleri, kredi kartı harcama bilgileri, uçak bilet işlemleri, araba kiralama bilgileri, tıbbi bilgiler, okul not bilgileri, sürücü ehliyet bilgileri, elektrik ve su fatura bilgileri, vergi iade bilgileri ve diğer tüm olası bilgiler…
Tüm bunlar cevaplardan çok sorulara yol açıyor…
Sizin de bir Facebook hesabınız var mı?
Not: Bu blog girdisi Vishal Agarvala‘nın youtube facebook daki videosunda bilgilerin yazıya dökülmesi ile oluşturulmuştur.

 

Abidin1

Well-known member
Aylar önce arkadaşlarımdan bazıalrını uyarmıştım. Şu Çelişkiyi bir düşünsenize hem msn de hot mailde Kimlik Avı dolandırıcılığına karşı koymaya çalışmak. hemde face de tüm kimlik bilgilerini hobileriyle birlikte sanal aleme hazır vermek. Nette adamın şeceresini çıkartırlar.

Güzel bir konuya değinmişsiniz allah razı olsun..
 

Abidin1

Well-known member
Bu konu hakkında aklıma gelen bir kaç şey daha var;

Başlangıçta bunun korkutucu ve çok önemli olduğunu düşünmüştüm. Ama aslında değil! ve iş daha derin.! Facebook u falan bırakalım şöyle bir düşünelim.

Bu site dahil Tüm php siteleri ve phpbb forumları bir düşünelim bütün php siteleri oluşturan şey veritabanları "phpmyadmin" bütün dünyadaki php sitelerin veri tabanları Amerika da veri tabanı merkezinde toplanıyor. bu ne kadar açık ve ne kadar ilginç değil mi. ? Veri tabanlarında neler bulunduğunu bir düşünsenize. Kullanıcılar, Kullanıcıların neler yazdığı, kullanıcıların bilgileri, IP leri, IP lerden telefon numaraları ve telefon numaralarından adreslerine, şecerelerine kadar...yani tam kelimeyle Dehşet!! tüm php siteler Vbulletin, Joomla, phpBB,SMF yani phpmyadmin i ne kadar kullanan sistem varsa.

Hadi bunu da geçelim İnternet zaten Amerikanın keşfidir. Amerikanın servis sağlamasıyla diğer ülkeler kullanabilmektedir. Yani bunu anlamanız için şöyle düşünün Amerika uluslar arası ttnet gibi..

Bu gibi düşüncelerden kurtulmanın tek yolu da şuu. Kendi Ulusal sistemini kurmak. Ve o sisteme sızılmasını önlemek. Başka yolu yok. Ama bizim gibi ülkelerin bunu yapabilmesi çok zor.

Saygılar..
 

bardak

Well-known member
Adım atmaya korkar oluyoruz işte kardeşim...En iyisi kişisel bilgilerimizi bi tek kendimiz ezberliyelim sonrada UNUTALIM...

En iyisi bu galiba...
 

VUSLAT

Well-known member
yahu benim anlamadığım milyarlarca insan var...
bu kadar insanın bilgilerini nerede ne amaçla kullanacak...
veya bu kadar insana nasıl yetişecekler...
aklım almıyor....
12bw4.gif
 

zumera

Active member
yahu benim anlamadığım milyarlarca insan var...
bu kadar insanın bilgilerini nerede ne amaçla kullanacak...
veya bu kadar insana nasıl yetişecekler...
aklım almıyor....
12bw4.gif


aklın alamayacağı bir durum yok bence, Türkiye de dahil olmak üzere pek çok ülkede araştırma yaparak ulaştığı sonuçları satan binlerce şirket var. Bu bir ticaret. bizlerde böyle yerlere üye olarak ticaret yapan adamlara bedavadan malzeme sağlamış oluyoruz, üstüne üstlük özel hayatlarımızı da açıyoruz..

Bende bu siteye üyeydim bir zamanlar, sonrasında çok değer verdiğimiz bir bayan öğretmen arkadaşımızın fotoğrafının facebookdan çalınarak ahlaksız bir resme yapıştırılması ve bu fotomontaj rezilliği nedeniyle suçsuz bir öğretmenin mesleğinden atılması ve eşiyle boşanmasına şahit olduktan sonra siteden ayrıldım.
Siteden ayrıldım ama halen arama kayıtlarında ismimin yer aldığını da gördüm. yani çıksanız bile sizin kayıtlarınızı asla silmiyorlar. Tüm özel bilgileriniz orada, onların elinde kalıyor..
 

ozgurruh

New member
Bu konu hakkında aklıma gelen bir kaç şey daha var;

Başlangıçta bunun korkutucu ve çok önemli olduğunu düşünmüştüm. Ama aslında değil! ve iş daha derin.! Facebook u falan bırakalım şöyle bir düşünelim.

Bu site dahil Tüm php siteleri ve phpbb forumları bir düşünelim bütün php siteleri oluşturan şey veritabanları "phpmyadmin" bütün dünyadaki php sitelerin veri tabanları Amerika da veri tabanı merkezinde toplanıyor. bu ne kadar açık ve ne kadar ilginç değil mi. ? Veri tabanlarında neler bulunduğunu bir düşünsenize. Kullanıcılar, Kullanıcıların neler yazdığı, kullanıcıların bilgileri, IP leri, IP lerden telefon numaraları ve telefon numaralarından adreslerine, şecerelerine kadar...yani tam kelimeyle Dehşet!! tüm php siteler Vbulletin, Joomla, phpBB,SMF yani phpmyadmin i ne kadar kullanan sistem varsa.

Hadi bunu da geçelim İnternet zaten Amerikanın keşfidir. Amerikanın servis sağlamasıyla diğer ülkeler kullanabilmektedir. Yani bunu anlamanız için şöyle düşünün Amerika uluslar arası ttnet gibi..

Bu gibi düşüncelerden kurtulmanın tek yolu da şuu. Kendi Ulusal sistemini kurmak. Ve o sisteme sızılmasını önlemek. Başka yolu yok. Ama bizim gibi ülkelerin bunu yapabilmesi çok zor.

Saygılar..

Çok doğru yazmışın,bence gereksiz bi kaygı.zaten bu bilgilerin hepsi Amerika ya gidiyor.Genede verdiğimiz bilgilere dikkatli olmamız gerekir.yanlış kişilerin eline gecebilir.Saygılarımla.teşekkürler.
 

Abidin1

Well-known member
Çok doğru yazmışın,bence gereksiz bi kaygı.zaten bu bilgilerin hepsi Amerika ya gidiyor.Genede verdiğimiz bilgilere dikkatli olmamız gerekir.yanlış kişilerin eline gecebilir.Saygılarımla.teşekkürler.

Selamın aleyküm.

USA başkanının yetkisi var. Sadece bir düğmeye basarak uluslar arası net iletişimini bloke edebilir. İnterneti yaratan ve işleten onlardır. Ülkelere .tr .nz .au gibi uzantı adlarını bağışlayanlarda onlardır. Şu internet te yazılıp ta bir tek bizde kalan hiç bir şey yoktur. Biraz paranoyakça gelebilir tabi bunu da anlarım.. :003: Ulusal sisteminden kastım kendi yerel ağını oluşturmasıdır. Tabi buda asla olmayacak bir şey : D

Aslında bakarsan ben kişisel bilgilerin toplumumuzdaki yanlış kişilerin eline geçmesinden pek de çekinmiyorum. Sonuçta bu çok moda e revaçta. Yerel sorunlar Kanuni bir mücadele ile her türlü düzeltilebilir. Bense sadece gereksiz yere uğraşmaktan çekinirim. İnterneti genelde bilgi edinmek ve araştırmalar yapmak için kullanırım. Gerçekten çok işime yaradı.
Saygılar benden..
 
Konu ve cevaplar muhteşem. Her ne kadar girmek istemesemde, mecburi bir kaç üyeliğim var Facebook'ta. Kişisel bilgilerim kayıtlı değildir, gerçek olmayan isimlerle üyeliğim olsa bile, kayıt panelinde bir yönerge var Cep Telefon Numarası ile ilgili :) saklanabildikmi ? saklanabilirmiyiz ? Hayır ve asla..

İnterneti günlük hayatının bir parçası haline getirenler için, Kişisel Bilgi Güvenliği gibi bir terim olamaz. Makale'yi hazırlayan arkadaşında söylediği gibi, bizlerin haberi dahi olmadan bizlere ait ne varsa hepsi malesef birhavuzda toplanıyor. Önüne geçilmesi imkansız. Her eve giren ve milyarlarca üyesi bulunan bir ağı, yüzbinlerce insan bir araya gelse yine etkileyemez. Malesef bu bir gerçek. CMS, Dinamik yada Statik, aklınıza gelen tüm sistemleri çıkarın, tüm Programlama Dilleri, bunları ne kadar kullanan varsa bir köşeye bırakın, kullandığınız işletim sistemi hangisi ? Windows mu ? (10'da bir ihtimal Linux veya Pardus) Yani demek istediğim, İnternette hiçbirşey gizli kalmıyor kullanırlar veya kullanmazlar, sonuçta bir güvenlik tehdidi var.

Son olarak ufak bir noktada var, ben İnternet kullanmıyorum evimde Bilgisayar bile yok diyenler var yanlarındaki Cep Telefonuna aldırış etmeden :) Ve böyle bir önlem alanlar:D Yeni Yüzyıl bildiğimiz ve tahmin ettiğimiz gibi Teknolojinin Yüzyılı olacak. Her ne kadar hızla gelişsek ve ilerlesekde bu devlerin yakınlarına bile giremiyoruz. En kötüsüyse tüm bunları bile bile mecbur kalıyoruz..
 

Abidin1

Well-known member
Son olarak ufak bir noktada var, ben İnternet kullanmıyorum evimde Bilgisayar bile yok diyenler var yanlarındaki Cep Telefonuna aldırış etmeden :)

Bunu okuduğumda aklıma abd nin Saddam hüseyini dinlemesi geldi. Bir teknoloji haberinde okumuştum. Dinleyemesinler diye cep telefonlarının pillerini çıkarmışlar. Fakat onlar genede onu dinlemişler. Garip bir şey şu teknoloji..
Ben abd nin Irak'ı petrol için vs. işgal ettiğine inanmıyorum.. Bence bu 3. bin yılın başlangıcında yapılmış psikolojik bir hareketti. Yaptıkları eziyetlerde bilinçli olmalı ki tüm İslam alemini Stockholm sendromuna sürükleyebilsinler.. Zaten iletişim aygıtları, yaşam tarzlarıyla, nudismle bilmemneyle geliyorlar.. Neyse o başka bir mevzu..

Ben baya bi karamsarım doğrusu.. Hem teknolojik hemde diğer bakımlardan Geleceğin daha zor olacağını düşünüyorum.. Özellikle Müslümanlar için.. O zaman işte Diyanetin haklı uyarısını dinlemeyip İnterneti Batılı herkes gibi kullanmamız gerekebilir.. Yani ne bileyim benim itikadım Batıla rıza göstermeden pasifize olmaya ruhsat veriyor.. :D

saygılar..
 
Üst