Peygamberlere iman-5.bölüm

mihrimah

Well-known member
Soru–18: Peygamber(s.a.v)’in mucizelerini anlatır mısın?


Cevap–18: Peygamber(s.a.v)’in mucizeleri çoktur. Bunlardan bazıları şunlardır:


1-Kur’an-ı Kerim; Kur’an-ı Kerim peygamber(s.a.v)’in en büyük, en kaliteli ve en değerli mucizesidir. Kur’an-ı Kerim’in neden en büyük mucize olduğunu ve onu getiren peygamber(s.a.v)’in en son peygamber olmasından dolayı kıyamete değin kalıcı olduğu konusu daha önce detaylı bir şekilde izah edilmişti.


2-Parmaklarının arasından su fışkırması: Yolculuk halinde ashab-ı kiram çokça susayıp, içmek için çok az bir su bulunduğu durumda peygamber(s.a.v) mübarek elini bu suyun içine soktu ve su çoğaldı. Ta ki orada bulunan ashab-i kiram o sudan ihtiyacını karşıladıktan sonra su artmıştı. Bu durum birkaç kere gerçekleşmiştir.


3-Az bir yemeği birçok insan yetecek kadar çoğaltması. Bu da birçok kere gerçekleşmiştir. Ayrıca Delailin Nübüvve kitaplarında zikredilen daha nice mucizeler var.


Soru–19:peygamber(s.a.v)’in sireti nasıldı?


Cevap–19:peygamber(s.a.v)’in siretinin mutlak olarak en güzel siret olduğu konusunda icma ve ittifak vaki olmuştur. Öyle ki kâfirler bile siretinin güzelliğini itiraf etmiştir. Nasıl itiraf etmesinler ki, onun sireti gündüzün ortasında ki güneş gibidir. Siyer ehli peygamber(s.a.v)’in nesep ve şeref bakımından en üstün olduğunu zikretmişlerdir.


Peygamber(s.a.v) sıla-i rahim yapardı(akrabalarını gözetirdi) zor durumda olanlara yardım ederdi. Zorluklara karşı çok tahammül eder, başkası konuşurken dinler ve çokça sabrederdi. Onun âdeti affetmek, kusurları görmezlikten gelmek, şefkat ve yumuşaklıktır. Allah’ın veya halkın bir hakkı olmadıkça intikam almazdı. Konuştuğu zaman cami’ul kelim ile konuşurdu yani, çok anlam ifade eden hikmetli sözler söylerdi. Beyan konusunda insanların en fasihi idi. Ara sıra şaka yapardı ama şakasında ancak hak olanı söylerdi. Allah’ın kendisini her konuda koruduğuna güveni vardı. Kahramanların geri çekildiği vakitte ilerlerdi. Tüm dehşetler karşısında kendi vaziyeti üzerinde kalırdı, sarsılmazdı. Son derece tevazu sahibiydi. Mütevazı ve güler yüzlü olduğu halde başka bir insanda bulunmayan bir heybete sahipti. Öyle ki ashabından hiç kimse heybetinden dolayı peygamber(s.a.v)’in mübarek yüzüne tam olarak bakamazdı. Ashabı onun meclisinde son derece edep sahibiydiler ki sanki başlarının üzerinde bir kuş vardı. Onlardan hiç kimse diğer kimsenin sözünü kesmezdi.


Müşrikler daha o küçükken ona emin lakabını takmışlardı. Peygamberlik iddia ettikten sonra ona karşı son derece düşmanlık beslediklerine rağmen düşmanları onu ne ayıplayacak ne de kötüleyecek bir şey bulabildiler. İnsanlara hikmeti ve hükümleri öğretirdi. Onları dar’üs selam’a (cennete) davet ederdi. Ona tabi olanlar ilmi ve ameli faziletlerde kemale ermiştir. Ona tabi olmayanlara ise bu faziletlerden birazı arz ve tebaiyet yolu ile sirayet etmiştir. Allah(c.c) onun dinini tüm dinlerden üstün tutmuştur ve tarih boyunca ona uyan ve uymayan herkese ondan güzel söz ettirmiştir. Kim ki onun büyük ve müthiş ahlakını içeren siyer kitaplarına bakarsa bilecek ki o batini ve zahiri tüm vasıflarda âlemlerin en şereflisidir.


Müellif: Tahir el- Cezairi


Mütercim: Abdülhalık Ekinci


Abdülhalık Ekinci
 
Üst