Günde kac sayfa Risale-i Nur okuyorsunuz?

Günde kac sayfa Risale-i Nur okuyorsunuz?


  • Kullanılan toplam oy
    34

hasret

Well-known member
Bakın Üstadın mümtaz talebelerinden Zübeyir Gündüzalp Ağabey ne diyor:

“Risâle-i Nur’u günde
10 sayfa okuyan kendini muhafaza eder,
15 sayfa okuyan şevke gelir,
20 sayfa okuyan hizmet eder.”

Demek ki, talebe olmak isteyen, hiç okuyamadım dediği gün, 20 sayfa okumuş olmalı.
Cenab-i Hak bu konuda hepimizin yardimcisi olsun, gafletden, tenbelikten kurtarsin ve sevkle okuyup hizmet etmeyi nasip etsin. Amin.
 

TaLHa

Nur-u Aynım
Yönetici
Şualar ' Alıntı:
Bakın Üstadın mümtaz talebelerinden Zübeyir Gündüzalp Ağabey ne diyor:

“Risâle-i Nur’u günde
10 sayfa okuyan kendini muhafaza eder,
15 sayfa okuyan şevke gelir,
20 sayfa okuyan hizmet eder.”

Demek ki, talebe olmak isteyen, hiç okuyamadım dediği gün, 20 sayfa okumuş olmalı.
Cenab-i Hak bu konuda hepimizin yardimcisi olsun, gafletden, tenbelikten kurtarsin ve sevkle okuyup hizmet etmeyi nasip etsin. Amin.

hic okuyamadım...
 

hasret

Well-known member
Lemalar ' Alıntı:
hic okuyamadım...
Şimdi okuyamadım diyip 20 sayfa okuyanlardan mısınız?Yoksa gercekten mi okumadınız?İkincisi olmasın, bizlere kötü örnek olmayın.
Bu arada lemalar abi ,ne hikmetse nickinizi görünce korkudan elim ayağım titriyor.
 

Katregül

Member
Şualar ' Alıntı:
Bakın Üstadın mümtaz talebelerinden Zübeyir Gündüzalp Ağabey ne diyor:

“Risâle-i Nur’u günde
10 sayfa okuyan kendini muhafaza eder,
15 sayfa okuyan şevke gelir,
20 sayfa okuyan hizmet eder.”

Demek ki, talebe olmak isteyen, hiç okuyamadım dediği gün, 20 sayfa okumuş olmalı.
Cenab-i Hak bu konuda hepimizin yardimcisi olsun, gafletden, tenbelikten kurtarsin ve sevkle okuyup hizmet etmeyi nasip etsin. Amin.

30 sayfa okuyorum düzenli olarak gerçekten şevkim artıyor ama talebe olamıyorum hayatıma geçiremiyorum daha demin gıybet ettim ve hakikaten 30 sayfayı zor bitirdim risale bana küsmüştü hani yoğunlaşmaya çalışıyordum ama sanki perdesi giddikçe kalınlaşıyordu mesafe koymuştu aramıza ama ben artık risalesiz yapamam
 

hasret

Well-known member
Katregül ' Alıntı:
30 sayfa okuyorum düzenli olarak gerçekten şevkim artıyor ama talebe olamıyorum hayatıma geçiremiyorum daha demin gıybet ettim ve hakikaten 30 sayfayı zor bitirdim risale bana küsmüştü hani yoğunlaşmaya çalışıyordum ama sanki perdesi giddikçe kalınlaşıyordu mesafe koymuştu aramıza ama ben artık risalesiz yapamam
Maşallah! Ben senin şevkini bilmem mi...Ama işlediğin bi günaha bunca insanı şahit eyledin,yandın yani ;)
Hem her insanın nefsini ikna etmediği noktalar vardır ki,zaten bu sebeble risale okuyoruz,hem kendine haksızlık etme ben en önemli hakikatlerden,helede bizim icin nefse ağır olan bi noktayı,gözünü kırpmadan hayatına gecirdiğinide biliyorum ;)
 

Katregül

Member
Şualar ' Alıntı:
Maşallah! Ben senin şevkini bilmem mi...Ama işlediğin bi günaha bunca insanı şahit eyledin,yandın yani ;)
Hem her insanın nefsini ikna etmediği noktalar vardır ki,zaten bu sebeble risale okuyoruz,hem kendine haksızlık etme ben en önemli hakikatlerden,helede bizim icin nefse ağır olan bi noktayı,gözünü kırpmadan hayatına gecirdiğinide biliyorum ;)

Allah razı olsun şualar bana verdiğin emekler için hakikatlerle tanışmama vesile olmasaydın hayatıma geçirdiğim şeyleri gözümü kırpmadan geçiremezdin.
 

hasret

Well-known member
Katregül ' Alıntı:
Allah razı olsun şualar bana verdiğin emekler için hakikatlerle tanışmama vesile olmasaydın hayatıma geçirdiğim şeyleri gözümü kırpmadan geçiremezdin.
Katregülcüm lemalardaki iktiran sırıını sana hatırlatmaam gerek var mı bilmiyorum?Seni dövmemi istemiyorsan tekrar bi göz at.
 

Katregül

Member
Şualar ' Alıntı:
Katregülcüm lemalardaki iktiran sırıını sana hatırlatmaam gerek var mı bilmiyorum?Seni dövmemi istemiyorsan tekrar bi göz at.

Evet, iktiran ayrıdır, illet ayrıdır. Bir nimet sana geliyor. Fakat bir insanın sana karşı ihsan niyeti o nimete mukarin olmuş. Fakat illet olmamış. İllet rahmet-i İlâhiyedir. Evet, o adam ihsan etmeyi niyet etmeseydi o nimet sana gelmezdi, nimetin ademine illet olurdu. Fakat, mezkûr kaideye binaen, o meyl-i ihsan, o nimete illet olamaz. Ancak yüzer şerâitin bir şartı olabilir. Meselâ, Risale-i Nur’un şakirtleri içinde Cenâb-ı Hakkın nimetlerine mazhar bazı zatlar (Hüsrev, Refet gibi), iktirânı illetle iltibas etmişler, Üstadına fazla minnettarlık gösteriyorlardı. Halbuki, Cenâb-ı Hak onlara ders-i Kur’ânîde verdiği nimet-i istifade ile, Üstadlarına ihsan ettiği nimet-i ifadeyi beraber kılmış, mukarenet vermiş. Onlar derler ki: "Eğer Üstadımız buraya gelmeseydi biz bu dersi alamazdık. Öyleyse onun ifadesi, istifademize illettir." Ben de derim: Ey kardeşlerim! Cenâb-ı Hakkın bana da, sizlere de ettiği nimet beraber gelmiş. İki nimetin illeti de rahmet-i İlâhiyedir. Ben de sizin gibi, iktirânı illetle iltibas ederek, bir vakit Risale-i Nur’un sizler gibi elmas kalemli yüzer şakirtlerine çok minnettarlık hissediyordum. Ve diyordum ki: "Bunlar olmasaydı, benim gibi yarım ümmî bir biçare nasıl hizmet edecekti?" Sonra anladım ki, sizlere kalem vasıtasıyla olan kudsî nimetten sonra, bana da bu hizmete muvaffakiyet ihsan etmiş. Birbirine iktiran etmiş; birbirinin illeti olamaz.
 

istiðna

Active member
Az da olsa devamlı okuyun!

Kim bilir bu kural fazla önemli gelmeyecek sizin için. Oysa Risale-i Nur’u okumak ve anlamak hususunda belki de en önemli kuralların başında bu gelir:Az da olsa devamlı okumak ve hiçbir kazanımı küçümsememek.Günde bir sayfa okuyan bir talebe, yılda 365 sayfa, on yılda 3650 sayfa, 50 yılda 18 bin sayfa okumuş olur. 18 bin sayfanın ne ifade ettiğini biliyor musunuz?Külliyatı tam 3 kez aktarmak demektir. Oysa yıllardır okumayı ihmal eden nice kimse, bu kadarını bile okuyamamıştır. Nefsinize sorun, çevrenize sorun ve nasıl bir hazineden yeterince istifade edemediğimizi görün.

Kaldı ki biz günde bir sayfanın hesabını yaptık. Yani 5 dakikalık bir zaman ayırma gayretinin getirisini hesapladık. Eğer günde 2 sayfa okursanız, başarı da ikiye katlanacak. Eğer günde 20 sayfa okursanız, 50 yılda külliyatı tam 60 kez okumuş olacaksınız. Acaba kaç kişi vardır bunu başarabilen? Az da olsa devamlı okumanın gücünü görebiliyor musunuz?

Bir işte başarılı olmada devamlılığın büyük ehemmiyeti yüzündendir ki, Peygamber Efendimiz (a.s.m.), „Allah’a en sevimli gelen amel, az da olsa devamlı olandır“ buyurmuştur. Çünkü, her gün teheccüd namazı kılan kişinin ibadeti, ömrünün bir döneminde günde yüz rekat namaz kılan kişinin ibadetinden hem kalite, hem de sayı olarak daha fazladır. „Taşı delen, suyun gücü değil, damlaların devamlılığıdır“ sözü de sürekliliğin önemini ifade ediyor.

İman derslerini okumak hayırlı bir amel olduğuna göre, bu tefekkürün en hayırlısı, az da olsa devamlı olandır. Bu sırrı anlarsanız, az bir amelle nasıl büyük bir mesafe aldığınıza şaşırırsınız. Risale-i Nur’u okumak ve anlamak konusunda yaptığınız tüm faaliyetleri devamlı yapın. İman dersini mütalâa ediyorsanız, devamlı gidin, ihmal etmeyin. Her hafta derse giden, on yılda 1500 sayfalık belli başlı yerleri anlayarak müzakere etmiş olur. Eğer haftada iki kez bu faaliyeti yapıyorsa, istifadesi de iki kattır.

Ve çeşitli vesilelerle okuduklarınızı, dinlediklerinizi topladığınızda karşınıza çok büyük bir rakam çıkar. Ayrıca Risale-i Nur’u okurken ve anlamaya çalışırken, bir satırlık okumayı bile küçümsemeyin.Söz gelişi, belki bir paragraflık olan namaz derslerini, günlük okumanızı, haftalık, aylık derslerinizi hiç ihmal etmeyin.

Okumak için uygun zamanı ve uygun mekânı aramayın. Ölüm, uygun zaman ve mekân aramıyor çünkü. Yolda, teneffüste, arabada, kuyrukta beklerken bile okumaya, dinlemeye önem verin. Artık kitaplar giderek iyice küçüldü. Cep kitaplarını taşımak çok kolay. Hatta büyük eserler bile küçük boylarda basıldığı için taşımak çok basit. Askerde iken bir arkadaşımız küçük boy Asa-yı Musa’yı cebinde taşırdı. Zaten Risale-i Nur’un belli başlı bölümleri cep ebadındaki küçük setlerde yer alıyor. Bunları yanımızda taşımak, fırsat buldukça birkaç sayfa bile okumak önemlidir.Çünkü, bu alışkanlık sizi daima diri ve şuurlu tutar. Sürekli aklınızda okuma ve anlama hedefi yer eder. Tarihte büyük eserlere imza atmış insanların başarılarındaki sır, az da olsa her gün okumaları ve yazmalarıdır.

Bazan eski edebiyatçıların hayatını okurken, verdikleri eserlerin sayısına hayran olurdum. Oysa ortada fazla şaşırtıcı bir durum yok. Her gün bir sayfa yazan bir insan, yılda bir kitap üretir. 50 yılda 50 kitap neden şaşırtıcı olsun? Kaldı ki, hiçbir yazar günde bir sayfayla yetinmez. Günde üç veya on sayfa üreten yazarlar vardır. On sayfa yazan ömründe 500 kitap üretebilir. Tabiî kaliteyi düşünen daha az yazar. Ama sonuçta bir eser bile ortaya koymak önemlidir. Hepsinin sırrı, az da olsa yazmaktır.Bu kurala dikkat etmeyen nice kabiliyet, bir anda parlar ve kısa zamanda söner. Çünkü devam etmemiş, soluğu tükenmiştir.

Yaklaşık 25 yıldır Risaleleri okuyor ve dinliyorum. Yazık ki, çok yoğun bir şekilde üzerinde çalışamadım. Yani günde 100-200 sayfa okumaya zaman ayıramadım. Fakat az da olsa sürekli okumayı ve dinlemeyi, imanî derslere gitmeyi ihmal etmedim. Sonuçta bakıyorum da, öğrendiğim birçok konuyu, o ayırdığım kısa zamanlarda öğrenmişim. Elbette müzakereli dersler ve okuma programlarında iken daha fazla yoğunlaştık. Ama sürekliliğin yerini hiçbir şey tutmuyor. Lisedeyken giriştiğimiz ilk okuma gayretine, bir arkadaş grubuyla, günde iki sayfa olarak başlamıştık. Her gün birbirimizi kontrol ediyorduk. Okumayana sayfa başına bir lira ödeme cezası veriyorduk. O iki sayfa öyle bereketli oldu ki, devamlılığın avantajıyla birlikte zaman zaman sözleştiğimizin 10-20 katını okuyorduk. Neticede peş peşe büyük kitaplar bitiyordu.

Ama devamlılığı ihmal eden genç bir akrabam, bir haftada külliyatı aktardı. Fakat ondan sonra hiç okumadı. Ne zaman uyanacak bilmiyorum. İster Risaleleri okumaya yeni başlayın, ister eskiden beri okusanız bile yeni bir başlangıç yapmak isteyin, sürekli okumak kuralını ihmal etmeyin. Ulaştığınız kazanç, sizi de şaşırtacaktır.
 
I

imported_hazen

Misafir
risaleinuru okuma sayısını bilmiyorum yani hergün belli bir sayıda kalmıyorum ama az yada çok okumayı asla bırakmıyorum
 

hasret

Well-known member
Allah aşkına bu sitede okuma yapan yokmu? Neden katılım az.Cok üzüldüm ya::(_________________________________________________"Herbir adam eğer hanesinde dört beş çoluk çocuğu bulunsa kendi hanesini bir küçük medrese-i Nuriyeye çevirsin. Eğer yoksa, yalnız ise, çok alâkadar komşularından üç-dört zat birleşsin ve bu heyet bulundukları haneyi küçük bir medrese-i Nuriye ittihaz etsin. Hiç olmazsa işleri ve vazifeleri olmadığı vakitlerde, beş on dakika dahi olsa Risale-i Nur’u okumak veya dinlemek veya yazmak cihetiyle bir miktar meşgul olsalar, hakikî talebe-i ulûmun sevaplarına ve şereflerine mazhar oldukları gibi, İhlâs Risalesinde yazılan beş nevi ibadete de mazhar olurlar. Hakikî ilim talebeleri gibi, onların maişetlerini temin hususundaki âdi muameleleri de bir nevi ibadet hükmüne geçebilir"
(Emirdağ Lahikası)

Kur’ân’a ait mesâille iştigal, bir nevi mânevî mütefekkirane Kur’ân okumak hükmündedir. Hem ibadet, hem ilim, hem marifet, hem tefekkür, hem kıraat-i Kur’ân mânâları risalelerin istinsah ve mütalâalarında vardır itikadındayız. Zaten bu ciheti siz takdir etmişsiniz.
(Barla Lahikası)

Nurlarla ya okumak veya okutmak veya yazmak suretindeki meşguliyet, tecrübelerle kalbe ferah, ruha rahat, rızka bereket, vücuda sıhhat veriyor.
(Şualar)

Nur Talebeleri, tek birşeyi gaye edinmiştir: "Îmanlarını kurtarmak niyetiyle Risale-i Nur’u okumak ve rıza-i İlahî için îman ve İslamiyete Risale-i Nur’la hizmet etmek." Bu gayelerinde muvaffak olmak için, herşeylerini bu hizmete hizmetkar yapmışlardır.
(Tarihçe-i hayat)

Risale-i Nur’u okumak, on defa benimle görüşmekten daha kârlıdır. Zaten benimle görüşmek âhiret, iman, Kur’ân hesabınadır. Dünya ile alâkamı kestiğim için, dünya hesabına görüşmek mânâsızdır. Âhiret, iman, Kur’ân için ise, Risale-i Nur daha bana ihtiyaç bırakmamış.
(Emirdağ Lahikası)
 

hasret

Well-known member
GuLSerbeti ' Alıntı:
Her zaman umitvariz insaAllah.. :)

Degerli paylasimlar icin tesekkurler, Allah uygulamak nasib etsin...amin.
ecmain._________________________________________________Buldun mu okuma listesini,bulmadınsa ben gösterim sana.
 
Üst