Hadis Sohbetleri 44 :Hayra vesile olan, hayrı yapan gibidir

ABDULLAH4

Forum Yöneticisi
بِسْمِاللَّهِالرَّحْمَنِالرَّحِيمِ



Selamünaleyküm Degerli Kardeşlerim;

Bu haftaki Hadisi Sohbetleri dersimiz başladı. Buyrun beraber mütaala edelim anladiklarimizi paylasalim insallah..



[BILGI]
Hayra vesile olan, hayrı yapan gibidir. ( Tirmizî )
[/BILGI]
 

pendüender

Well-known member
Bu Hadis- Şerife önce başka bir Hadis-i Şerifle yön vermeye çalışalım;

İki Cihan Serveri Sevgili Peygamberimiz (Sallallahu Aleyhi Vesselem) buyurmuştur ki;

Diğer Peygamberlere verilmeyen altı şey bana verilmek suretiyle üstün kılındım;

Bana az sözle çok mana ifade etme gücü verildi ,

Düşmanlarımın kalbine korku salmam hususunda bana yardım edildi ,

Ganimetler bana helal kılındı ,

Yer (yüzü) bana bir temizlik vasıtası ve bir mescit kılındı ,

Tüm insanlığa Peygamber gönderildim ,

Benimle Peygamberler sona erdi.
(Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 812)

Evet üstteki hadis-i Şerifin ilk maddesinde yer alan 'Bana az sözle çok mana ifade etme gücü verildi' diyerek, Efendimizin beyanda bulunması İşlediğimiz Hadis- Şerifle bire bir örtüşmekte.

Biz dahi Ehl-i Sünnet Alimlerinin bu Hadis-i Şerif üzerine yapmış oldukları tefsirleri paylaşmaya kalksak eminim sayfalar dolar. Oysaki Tefsiri üzerinde durduğumuz Hadis-i Şerif 6 kelamdan ibaret...İşte az söz ve manadaki derinliğin en latif örneklerinden biri konumuz.​

Âlemlerin Efendisi Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.), peygamberlerin en üstünü, insanların
da en hayırlısıdır. Mü’minin hayırlı olma durumu da; iyiliği emretme, güzel işlere önder olma ve kötül-
üklerden sakınma ve sakındırma özelliğine sahip olma esasına bağlıdır.
Âl-i İmrân Sûresinin 110. ayetinde “Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder,
kötülükten men eder ve Allah’a iman edersiniz.” buyrulmaktadır.

İslâm toplumunun her ferdi, gücü nispetinde insanlara doğru yolu gösterme ve fenalıktan alıkoyma
görevi ile mükelleftir. Çünkü bu görev, Müslümanların dinamizmi için şarttır. Toplumun ihtiyacı olan birçok
işte hayır önderi olan, örnek şahsiyetli insanlar, hizmet çarkının dönmesine vesile olurlar, bu hizmetlere
bizzat katkı bulunarak veya hayır hizmetlerin tesis edilmesi için gece günüz çalışırlar. Böylece de o hizmetin sevabından ilelebet mükâfat alırlar.
İnanan insan için asıl olan hayırlarda öne geçmek için yarışmak, bu sahada gayret göstermek, çaba sarf
etmektir. Allah’a karşı sorumluluk bilinci taşıyan her iman sahibi en güzel olanı tasdik eder, nihaî güzelliğin,
iyiliğin gerçeğine inanır, Rabbimiz de onu en kolay yola iletip başarılı kılar.
Herkesin iyiliğini isteyen ve herkes için hayır dileyen kimseye ‘hayırhah’ denir. Hayır yapmaktan
hoşlanan, fakirlere ve güçsüzlere karşılık beklemeksizin yardım etmeyi seven kimseye de ‘hayırsever’ deriz.
Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde, “Din hayırhahlıktır” buyurmuştur. Yani dinin özü, insanların
hayrını, iyiliğini istemektir.
İnsanları kötülükten alıkoymaya çalışan kimse aynı zamanda hayra vesile olan kimsedir. İyilik yapmak kadar, kötülüğü önlemeye çalışmak da, kişinin insanlar için beslediği sevginin bir tezahürüdür. İslâm
toplumsal yapı ve sosyal hayatta nemelazımcılığa ve vurdumduymazcılığa onay vermez.​
 
Son düzenleme:

HAYAL ET

Well-known member
Allah Resulü, bir gün ashabına sordu: Size en sevimsiz ve en yararsız insanın kim olduğunu söyleyeyim mi? Ashap: Söyle ya Resulallah! dediler. Allah Resulü şöyle buyurdu: Kendisinden Allah için yardım istenildiğinde vermeyen (yok diyen cimri) kimsedir.
Hadis (İbn-i Ebi’d-Dünya).
 

garp

Active member
Âlemlerin Efendisi Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.), peygamberlerin en üstünü, insanlarında en hayırlısıdır.
Âl-i İmrân Sûresinin 110. ayetinde “Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. İyiliği emreder,kötülükten men eder ve Allah’a iman edersiniz.” buyrulmaktadır.
İslâm toplumunun her ferdi, gücü nispetinde insanlara doğru yolu gösterme ve fenalıktan alıkoyma
görevi ile mükelleftir. Çünkü bu görev, Müslümanların dinamizmi için şarttır. Toplumun ihtiyacı olan birçok işte hayır önderi olan, örnek şahsiyetli insanlar, hizmet çarkının dönmesine vesile olurlar, bu hizmetlere
bizzat katkı bulunarak veya hayır hizmetlerin tesis edilmesi için gece günüz çalışırlar. Böylece de o hizmetin sevabından ilelebet mükâfat alırlar.
İnanan insan için asıl olan hayırlarda öne geçmek için yarışmak, bu sahada gayret göstermek, çaba sarfetmektir. Allah’a karşı sorumluluk bilinci taşıyan her iman sahibi en güzel olanı tasdik eder, nihaî güzelliğin,
iyiliğin gerçeğine inanır, Rabbimiz de onu en kolay yola iletip başarılı kılar.

İnsanları kötülükten alıkoymaya çalışan kimse aynı zamanda hayra vesile olan kimsedir. İyilik yapmak kadar, kötülüğü önlemeye çalışmak da, kişinin insanlar için beslediği sevginin bir tezahürüdür.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

Denis

Well-known member
Ve Aleyküm Selam ve Rahmetullah...

* * *

Bir mümin vefat edince her ameli kesilir. Yalnız üç amelinin sevabı, amel defterine yazılmaya devam eder. Bunlar, sadaka-i cariyelerinin, faydalı kitaplarının ve salih çocuklarının kendisi için ettikleri dua ve istiğfarların sevaplarıdır. [Ebuşşeyh]

Sadaka-i cariye, cami, çeşme yol gibi, insanlara faydası dokunan, faydalı işlerdir.

Hiç kimse, işlediği kötülüğün günahını başkasına veremez. Fakat mümin ibadetlerinin sevabını başkasına hediye edebilir. Kendi sevabından da hiç eksilme olmaz. (Hidaye)

Günaha ortaklık

Bir kimse, yardım ettiği yerlere, okuduğu gazeteye dikkat etmelidir. Para vererek aldığı gazete, iyi ise, o gazetenin iyiliğine ortak olur. Kötü ise, vebali vardır, kötülüğe ortak olmuş olur. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Her iyilik bir hazinedir. Her hazinenin anahtarı vardır. İyiliği açan, kötülüğü kilitleyen bir anahtara sahip olana müjdeler olsun! Kötülüğü açan, iyiliği kilitleyen bir anahtarı olana da yazıklar olsun! [İbni Mace]

İyi işe vesile olan, hayatında ve öldükten sonra da o işi yapanlar kadar sevap kazanır. Kötü işe ön ayak olana da, bu iş terk edilinceye kadar, bunun günahı yazılır. [Taberani]

Zulmen öldürülen her kişinin günahından Âdem’in ilk oğlunun [Kabilin] de bir payı vardır. Adam öldürmeye ilk defa o sebep olmuştur. [Taberani]

Şu halde, günah olan işlere yardımcı olmak, o günaha ortak olmak demektir. İnsanlığın dünya ve ahiret saadeti için çalışanlara yardımcı olmak da, onların sevaplarına ortak olmak demektir.

Hayırlı iş

Bir kimsenin iyi veya kötü olduğu yaptığı işlerden anlaşılır. Bir kimse, kötülüklerden kaçıyor, iyi işler yapıyorsa, o kişinin Cennete gitme ihtimali çoktur. Onun için iyi kimselerle beraber olmaya çalışmalıdır.

Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
Allahü teâlâ, bir kula hayır murat ettiği zaman, dinini kayıran kimseler yanında çalışmayı nasip eder. Şerri murat edilen kul da, dinini kayırmayan kötülerin yanında çalışır. [Deylemi]

İyi veya kötü çığır açmak

Sual:Bir evladın sevapları ana-babasına da yazılıyormuş. Günahları da yazılır mı? Kabil’in işlediği günahlardan babası Âdem aleyhisselama da yazılır mı?

CEVAP

Hadis-i şerifte: Bir Müslümanın evladı, ibadet edince, kazandığı sevap kadar, babasına da verilir. Bir kimse, çocuğuna günah öğretirse, bu çocuk ne kadar günah işlerse, babasına da o kadar günah yazılır) buyuruldu. Günah öğretmeyen Hazret-i Âdem'e, kardeşini öldüren Kabil’in günahı yazılmaz. Günahkârların günahları, başkasına da yazılmaz.

Hadis-i şerifte, (Hiç kimse diğerinin günahını çekmez) buyuruldu. (Hakim)

Kur'an-ı kerimde aynı manada çok âyet vardır:

Hiçbir günahkâr, diğerinin günahını çekmez. [Enam 164]

İnsanları sapıtanlar, sapıklıkta önder olanlar, kendi günahlarını yüklendikleri gibi o kimselerin günahlarını da yüklenirler. (Nahl 25-Beydavi)

Bir kimse, bir iyiliği yapmaya gücü yetmiyorsa, o iyiliğin yapılmasına sebep olursa, o iyiliği yapmış gibi sevap kazanır.

Hadis-i şerifte buyuruldu ki:

Hayra delalet eden [yol gösteren, sebep olan] o hayrı yapan gibi sevaba kavuşur. [Beyheki]

Müminlerin ihlasla yaptıkları iyi işlerin sevapları kıyamete kadar onların amel defterlerine yazılır.

Hadis-i şerifte buyuruldu ki:

Mümin öldükten sonra, 7 amelinin sevabı kabrinde de kendisine yazılır. Bunlar: 1- İlim öğretmek, 2- Çeşme yapmak, 3- Su kuyusu kazmak, 4- Hurma ağacı dikmek, 5- Cami yaptırmak, 6- Mushaf bırakmak, 7- Ölümden sonra kendine istiğfar edecek salih evlat bırakmak. Ebu Davud

Sual: Küçük çocukların ibadetlerinin sevapları ana-babasına da verilir mi?

CEVAP

Çocuğun yaptığı iyiliklerin sevabı kendisinedir. Ana-babasına, öğretme ve yaptırma sevabı verilir. (Bezzâziyye)

Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:

İman edip iyi işler yapan, hakkı ve sabrı tavsiye edenler hariç, insanlar zarardadır. [Asr 2,3]

Sizin içinizde, insanları hayra, [edille-i şeriyyeye = dört delile uymaya] davet eden ve iyiliği emredip kötülükten [Dört delile muhalefetten] men eden bir cemaat bulunsun. İşte Onlar, kurtuluşa erenlerdir. [Al-i İmran 104]

Hadis-i şeriflerde de buyuruluyor ki:

Tahsilsiz ilme, rehbersiz hidayete kavuşmak isteyen, boş şeylerden yüz çevirsin! [İ. Gazali]

İbadetlerini ihlas ile yapanlara müjdeler olsun! Bunlar hidayet yıldızlarıdır. [Ebu Nuaym]

İmamlar [önderler] hadi ve mehdi olduğu sürece, insanlar dal ve mudil olsa da asla helak olmaz.) [Hatib] (Hadi = doğru yolu bulmuş, hidayete ermiş, Hidayet yolunu gösteren, mürşid, Mehdi = hidayete vesile olan, hidayete getiren. Dâl = sapık, mudil = saptıran)

Esselamü ala menittebeal hüda = Hidayete uyana, hak yolda olana selam olsun. [Nesai]

Ya Rabbi, bizi hidayetten sonra, başkalarının hidayetine vesile olanlardan eyle. [Buhari]

İnsan yaratılışta; hidayet ve dalalet olmak üzere iki taraflıdır. Ona hidayeti tanıtmak için bir rehbere veya bir üstadın kitabına ihtiyaç vardır. Hidayet çok kıymetli olduğu gibi, hidayete sebep olmak da çok kıymetlidir.

Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:

(Senin vasıtanla Allahü teâlânın bir kişiye hidayet vermesi, senin için üzerine güneşin doğup battığı her şeyden daha hayırlıdır.) [Taberani]

Bir kâfirin hidayetine sebep olmak, kızıl develere malik olmaktan iyidir. [Buhari, İ. Ahmed]

Bir insanın hidayetine sebep olan [Onu ehl-i sünnet yapan] muhakkak Cennete girer. [Buhari]

Bir Müslüman, arkadaşına, hidayetini arttıracak veya onu tehlikeden kurtaracak hikmetli bir sözden daha iyi bir hediye veremez. [Ebu Ya’la]

Kim, hidayete [Ehl-i sünnete] davet ederse, o yola girenlerin bütün sevapları ona da yazılır, diğerlerinin ecrinden bir şey eksilmez. Kim de, sapıklığa davet ederse, o yola girenlerin günahları, ona da verilir, o kötü yolda gidenlerin günahından da hiçbir şey eksilmez. [Tirmizi]

Haktan bâtılı veya hidayetten dalaleti red gayesi ile, ilim öğrenmek için yola çıkan kimse, kırk yıl ibadet eden bir abid gibi ecir alır. [Deylemi]

Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını başkalarına vermek de, hidayete sebep olmak gibi sevaptır. Hatta kitabı alan, o kitapla amel etmemiş olsa, dalalette kalsa bile, kitabı veren niyetine göre onu hidayete kavuşturmuş gibi sevap alır.

Çünkü hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:

Hayrın yolunu gösteren onu işleyen gibidir. [Ebu Davud, Tirmizi]

Emr-i maruf ve nehy-i münker ederken ölen şehiddir. [İ. Asakir]

Bütün ibadetlere verilen sevap, Allah yolunda cihada verilen sevaba göre, deniz yanında bir damla su gibidir. Cihad sevabı da, emr-i maruf ve nehy-i anilmünker [dinin emir ve yasaklarını öğretme] sevabı yanında, denize nispetle bir damla su gibidir. [Deylemi]

Yol gösteren yapan gibidir
Sual:
Kur’an-ı kerimde iyi işe aracılık edene bir pay verileceği bildiriliyor. Bu bir pay ne kadardır?

CEVAP

Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:


İyi ve kötü işe aracılık eden ondan bir pay alır. Allah her şeyin karşılığını verir. [Nisa 85]

Allah, zerre kadar iyiliğin sevabını da kat kat artırır ve ayrıca büyük mükafat verir. [Nisa 40]

Bir iyilik yapana on misli verilir; bir kötülük ise misli ile cezalandırılır; hiç kimseye haksızlık yapılmaz. [Enam 160]

Peygamber efendimizin bu konudaki hadis-i şeriflerinden bazıları şöyledir:

Hayra delalet edene [yol gösterene], o hayrı işleyen kadar sevap verilir. [Buhari]

Hayra delalet eden [yol gösteren, önderlik eden], onu yapan gibidir. [Ebu Ya’la]

Kötülüğe delalet eden onu yapan gibidir. [Deylemi]

Doğuda biri öldürülür de, batıda olan buna razı olursa, öldürme günahına ortak olur. [İ. Gazali]

Dua edenle âmin diyen, Kur’an okuyanla dinleyen, hoca ile talebe sevapta ortaktır. [Deylemi]

Bu hadis-i şeriflerden, iyi veya kötü bir işe aracılık edene, o işi yapan kadar sevap veya günah verileceği anlaşılmaktadır. Ancak aynı iyiliği yapan aynı sevaba kavuşamaz. İnsanların durumlarına göre de değişir. İhlasına ve imanının kuvvetine göre değişir. Gençlikte veya ihtiyarlıkta, rahat veya sıkıntılı durumlarda daha az veya daha çok sevap alır.

Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:

Bir kimse, Uhud dağı kadar altın sadaka verse, eshabımdan birinin bir avuç kadar arpa sadakasının sevabına kavuşamaz. [Buhari]

Fitne zamanında yapılan ibadet, benim yanıma hicret etmek gibi çok sevaptır. [Müslim]

Fitne fesat yayıldığı zaman, sünnetime yapışana yüz şehid sevabı verilir!) [Hakim] (Çünkü fitne fesat zamanında İslamiyet’e uymak, kâfirlerle savaşmak gibi güç olacaktır.

Rabbiniz, rahimdir. Bir iyilik yapmak isteyip de yapamayana, bir sevap verir. Yapana, on mislinden 700 misli veya daha fazla sevap verir. Kötülük yapmak isteyip de yapmayana bir sevap, yaparsa bir günah yazar, dilerse onu affeder. [Taberani]

Demek ki iyilik yapana veya iyiliğe aracı olana ondan yedi yüze kadar, hatta duruma göre daha çok sevap veriliyor. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:.

Gençlikte, şehvetin, asabiyetin kapladığı anlarda, İslamiyet’in bir emrini yerine getirmek, ihtiyarlıkta yapılan aynı ibadetten çok üstün ve kıymetli olur.

Hele başka maniler de araya katılırsa, bunları dinlemeyip yapılan ibadetin sevabı o kadar çoktur ki, ancak Allahü teâlâ bilir.

Çünkü, engeller karşısında, ibadeti yapmak güçlüğü, sıkıntısı, o ibadetlerin, şanını, şerefini göklere çıkarır. Engel olmayarak, kolay yapılan ibadetler, aşağıda kalır. Bunun içindir ki, insanların yüksekleri, meleklerin yükseklerinden daha üstün olmuştur. Çünkü insan, engeller arasında ibadet ediyor. Melekler ise, engel olmadan emre itaat ediyor. Savaşta, askerin kıymeti artar ve savaşırken ufak bir hizmetleri, barış zamanındaki büyük gayretlerinden daha kıymetli olur. (3/35)

İlim öğrenmek ve öğretmek
Sual: Ehl-i sünnete uygun bir din kitabını başkasına hediye edince bize de sevap olur mu?

CEVAP

Evet çok sevap olur. Çünkü hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:

Bir kimse amel etmese de, ilimden bir mesele öğrenirse, bin rekat [nafile] namazdan efdal olur. Eğer öğrendiği ilim ile amel eder veya bunu başkasına öğretirse hem bunun sevabını alır, hem de kıyamete kadar onunla amel edenlerin sevabını alır. [Hatib]

Din kardeşine, öğretilecek ilimden daha faziletli olan sadaka yoktur. [İbni Neccar]

En üstün sadaka, ilim öğrenmek, sonra da onu başkasına öğretmektir. [İbni Mace]

Muteber bir kitap vermek de o ilmi başkasına öğretmek olur. İyiliğe vesile olan o iyiliği yapmış gibi sevap kazanır. Bunun aksi de, yani bozuk bir kitabı başkasına verip onun itikadını da bozmak çok veballidir. Bu sefer günaha ortak olur.

 

engkbb

New member
Bu ümmetten bir kavim çıkar ki , yanlarında SIĞIR KUYRUKLARI gibi kamçılar vardır. Sabah Allah’ın gadabında gider, akşam Allah’ın gadabında dönerler. (Hz.Ebu Umame r.a. RAMUZ EL- EHADİS (HADİSLER DERYASI) / AHMED ZİYAÜDDİN GÜMÜŞHANEVİ* GONCA YAYINEVİ 2007 basım 2. cilt sayfa 508 / 9’uncu Hadisdir.)

Kendilerini görmediğim iki grup Cehennemlikler vardır :
a) SIĞIRLARIN KUYRUĞU gibi ellerinde bulunan kamçılarla insanları döven kimseler,
b) Başlaları devenin ürkeçine, haktan ayrılmış zengin erkeklerin ahlaklarını bozan kadınlardır.Bu kadınlar, Cennetin kokusunun en uzak yerlere kadar yayılmış olmasına rağmen, ondan mahrum kalırlar. CAMİU-SSAGİR VE TERCÜMESİ İzahlı 2000 HADİS Yazan İMAM SUYUTİ (K. S.) 1977 Aydın yayınevi sayfa 37 -27. Hadisdir.)

‘Şu iki Sınıf insan Cehennemliktir ki ben onları henüz görmemişimdir.Ellerindeki SIĞIR KUYRUĞU GİBİ kamçılarla halkı döven(onlara zulmeden idareci) ler. Giyinik ama çıplak , erkeklere meyleder ,onları kendilerine meylettirir.Allah’a itaatten çıkmış kendilerini gösteren ,başlarını deve hörgücü gibi yaptıran kadınlar.Onlar Cennete giremezler. Kokusunu da bulamazlar .Çünkü Cennetin kokusu onlardan şöyle şöyle uzaklıktadır.’ 1020 (İmam Malik,Mutavva 1/ 913 ; Ahmed b. Hanbel 2 / 355, 440; Müslim 3 / 1680 ; 4 / 2192 ; Evsat , 2 / 224 ; 4 /80 ; Beyhaki , 3 / 349 ; 4 / 166 ; Nevevi 12 /191)kaynak indeksidir.alıntı: M.Cevat Akşit İSLAM’DA LANETLİLER kitabı sayfa: 283 birun kültür sanat yayıncılık 2007 baskısı.
Kardeşler bir çok yerde Ümmeti uyaran Ahirzamanla ilgili Hadisler vardır ve bu Hadisler içimizdeki sese kulak verirsek , zihnini ve ruh dünyasını çalıştıranlar için hadiselere ışık tutar.Ahirzamanda 'SIĞIR KUYRUKÇULARI çıktı ,MERTLİK birkez daha bozuldu. İnsan kamçısıyla konuşmadan KIYAMET kopmuyor vesselam…
 
Üst