Cenâb-ı Hak: Hakkın tâ kendisi olan şeref ve yücelik sahibi Allah |
Hakîm: her işini hikmetle ve belli bir sebeple yapan Allah |
Hazret-i Mûsâ: [bk. bilgiler – Mûsâ (a.s.)] |
Nemrud: (bk. bilgiler) |
Rahîm: rahmeti herşeyi kuşatan, her bir varlığa ayrı ayrı şefkatini gösteren Allah |
beşer: insan |
cilve: görüntü, yansıma |
ehemmiyetli: önemli |
ehl-i dalâlet: doğru ve hak yoldan sapanlar, inançsız kimseler |
esbab: sebepler |
gaflet: Allah’ın emir ve yasaklarına duyarsız davranma hâli |
gayet: çok |
halk etme: yaratma |
havyar: balık yumurtası |
hayvânât-ı bahriye: deniz hayvanları |
haşiye: dipnot, açıklayıcı not |
hikmet-i beşeriye: insanlığın akıl yoluyla oluşturdukları felsefe bilimi |
hikmet-i hilkat: yaratılış hikmeti ve gayesi |
hilkat: yaratılış |
ibâret: meydana gelmiş, toplanmış |
ihâta etmek: içine almak, kuşatmak |
ilhâmen: ilham olarak, Allah’ın kalbe yerleştirmesi şeklinde |
içtimâ etmek: toplanmak |
kàsır: eksik, noksan |
lisân: dil, anlatma şekli |
lâtif: güzel, hoş |
mahlûk: varlık |
mağlûp etmek: yenmek |
mevzu: bahis, konu |
meâl: açıklama, anlam |
misil: benzer |
muacciz: rahatsız edici |
muhâfaza etmek: korumak, saklamak |
muvâzene-i bahriye: denizin dengesi |
muâraza etmek: sözle mücadele etmek, karşı gelmek |
mûcize-i Rabbâniye: her şeyin rabbi olan Allah’ın mucizesi |
müdafaa etmek: savunmak |
mühim: önemli |
müstekreh: çirkin, tiksinti uyandıran |
müştekiyâne: şikâyet eder şekilde |
nazar: bakış, görüş |
nezâfetperver: temizliğe düşkün |
nisbeten: kıyasla |
nisbetsiz: oransız, ölçüsüz |
rahîmiyet-i İlâhiye: Allah’ın her bir varlığa sonsuz şefkat göstermesi |
sual etmek: sormak |
sıhhiye memuru: sağlık görevlisi |
tefâvüt-ü cismî: görünüşteki farklılık |
tevellüdât-ı semekiye: balıkların yumurtadan çıkmaları |
teşkil eden: meydana getiren, oluşturan |
tâciz etmek: rahatsız etmek |
tâife: topluluk |
ulûhiyet: İlâhlık |
valide: anne |
vefiyat: vefatlar, ölümler |
yâ Rab: ey Rabbim |
zikretmek: anmak, ifade etmek |
âlihe: batıl ilâhlar, tanrılar |
âlûde: karışık |
âyet-i Rabbâniye: her şeyin rabbi olan Allah’ın âyeti, delili |
âyet-i tekvîniye: yaratılış âyeti; Cenâb-ı Hakkın var etme fiil ve kudretine dair olan delil |
şekvâ: şikâyet |
Sosyal İmleme