Londra’dan Kâbe’ye Gitti

ASHAB-I BEDR

Well-known member
bekir-berk-300x214.jpg



Ya Rabbi, ben Sana secde etmek istiyorum, ama yapamıyorum. Yoksa beni huzuruna kabul etmiyor musun, diye içinden geçirdi.


Bediüzzaman Hazretleri´nin avukatı Bekir Berk, vefatından önce çok ağır bir hastalığa yakalanmış, 95 kilodan 52 kiloya düşmüştü. Namazlarını güçlükle kılıyordu. O kadar ki, bazen abdest alırken ve namaz kılarken defalarca bayılıyordu.



Ayıldığı zaman ilk sözü, “Namaz vakti geçti mi?” veya “Namaza kaç dakika var?
” oluyordu. Hatta namaz vaktini izlemek için sürekli bir masa saati taşıyordu.



Kendisine hizmet eden bir genç, “Niçin bu saati karşısına koyup bakıyor? Zaten sürekli hasta ve belki de son günlerini yaşıyor…” diye içinden geçirmişti.

Az sonra gür bir sesle o gence şunları söyledi:


– Bak kardeşim, namaz çok önemlidir. Ben bu saatle namaz vakitlerini takip ediyorum.
Londra’da tedavi gördüğü yıl ilginç bir hadise yaşamıştı. Namaza durmuş ve iki rekâtını güçlükle kılmıştı. Üçüncü rekâtın secdesine giderken, ne kadar uğraştıysa başaramamış, takati kesilmişti.


Bu duruma çok üzülerek:


– Ya Rabbi, ben Sana secde etmek istiyorum, ama yapamıyorum. Yoksa beni huzuruna kabul etmiyor musun, diye içinden geçirdi.


Bunun üzerine Allah’ın inayetiyle, alnının Kâbe’deki soğuk mermerlere değdiğini, oraya secde ettiğini gördü. Bu şekilde namazın iki rekâtını Londra’da, iki rekâtını Mekke’de eda etti.


Böylece Cenab-ı Hak, onu Kâbe’ye getirerek huzuruna kabul ettiğini göstermişti…


KAYNAK : Namazı yaşayanlar – Said Demirtaş

 
Üst